|
![]() |
![]() Mehmet Kabakçıİnsaniyet |
kendi gerçeğimi senin gerçeğinden ayırırken bir şeyler kuruyor içimde ve sararmadan dökülüyor yapraklar zaten çiçek açtırmadı...
şehrin karanlık caddeleri çağırıyor beni hayallerim yalpalıyor birazdan devrilecekmiş gibi ne bir ağaçtır devrilen ne de koca bir dağ bir...
alevini yitirmiş ateşler oynaşıyor kalbimde kül olmaktan kaçıyorlar sağrısı sıcak eyersiz atları kovalıyorum içimin menfezlerinde...
bir kurşun dolaşıyor içimde kalbimi arayarak oysa ben kaybettim gözlerimi de limandan birer birer ayrılan gemilere bakarak çenemi çoktan...
şehirler kurulup yıkılıyor göğsümün tam ortasında artık bir çöl genişliyor içimin duldalarında bütün köşeler yasaklanmış bana...
bir sürü söz biriktirmiştim sonra unuttum hepsini ve senin sesini yine de bir hikâyem olmalı gidince kimi eskimiş kimi pörsümüş anılar bir...
yapay bir intiharı kuşanıyorum saatlere itimadım kalmayalı göçünü unutmuş göçmen kuşlara imreniyorum yüreğimde ve fakir odamda onunla uyanma faslı...
mühürlenir bazı acılar zaman eskitemez onları yine de bir yağmur dindirir tüm fırtınaları suya düşman olabilir mi bir insan toprağa ve...
hangi kapıdan çıkar insan dağların duldasından bildiğini sandığı yollara görece aydınlığa suyu kesilmiş değirmenlerin ekmekler yavan bu yüzden bir...