Nüfus meselesi bal gibi de siyasî bir meseledir
Cumhurbaşkanı Erdoğan yıllardır nüfus konusunda açık ve net bir şekilde uyarıyor. “Üç çocuk” dedi/diyor, zaman zaman “üç olmaz beş çocuk” demişliği de oluyor.
Erdoğan, bu uyarılarını iktidara geldiği ilk yıllarda daha düşük vurgular ile yapıyordu. Meselenin önemini anlatmaya çalışırken, belli “bilimsel veriler” üzerinden de konuşuyordu, ama ne hikmetse “bilim çevreleri” Erdoğan’ın üç çocuk söylemini ciddiye almak istemediler, hatta üniversite koridorlarında kendisini “tiye alan tavırlar” içinde olanları iyi hatırlıyoruz. Dönemin medyası da “üç çocuk ısrarını sürdüren Başbakan Erdoğan” başlıkları ile meseleye dışlayıcı tavırla bakıyordu.
Gel zaman git zaman, toplam doğurganlık hızı 2,1’in altına inmeye başlayıp en son 1,48’e gerileyince Erdoğan’ın ne kadar haklı oldu bu konuda da ortaya çıktı. Artık, Erdoğan’ın “Nüfusta azalma beka sorunudur”, “Bu ülkemiz için savaştan daha büyük tehdittir”, “Bugün 1960’ların art niyetli politikalarının can yakıcı ve menfi sonuçlarıyla çok dramatik bir şekilde yüzleşiyoruz” tarzındaki açıklamaları Türkiye’nin en kritik meselelerinden biri.
Hal böyle olunca, temel bir soru akla geliyor: Acaba nüfus artışı/azalışı sosyal mi, iktisadi mi, tıbbî mi yoksa siyasî bir mesele mi? Yani nüfusun artmasını veya azalmasını isteyenlerin dayanakları sosyal, iktisadi, tıbbî ya da siyasî zeminden mi geliyor?
Bunun cevabını kendisi aynı zamanda iyi bir demograf (nüfus bilimci) olan rahmetli Prof. Dr. Sabahattin Zaim’in (eskimeyen) bir röportajından verelim. MÜSİAD Çerçeve Dergisi’nin Eylül-Ekim 1994 tarihli 11. sayısında “Nüfusun Sayısı Değil, Kalitesi Önemlidir.” başlıklı röportajın bir yerinde aynen şunları söylüyor Zaim:
“Bendenizin 1972 yılında Boğaziçi Yayınları tarafından neşredilmiş bir küçük kitapçığım vardır ‘Türkiye’nin Nüfus Politikası’ diye... Orada da arz ettiğim gibi nüfus meselesinin dört cephesi vardır: 1) Siyasi cephesi 2) Sosyal cephesi 3) İktisadi cephesi 4) Tıbbi cephesi.
En masum yönü olan tıbbi cephesidir. Bu, aile planlaması........© Haber7
