menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Gelişen Direnişlerin Dönüştürücü Potansiyeli

10 0
05.05.2025

Gençliğin Öfkesi ve Devrimin Eşiği: Gelişen Direnişlerin Dönüştürücü Potansiyeli

Dünyanın dört bir yanında, gençlik hareketlerinin şekilsiz gibi görünen doğası, aslında derin tarihsel çelişkilerin ve toplumsal gerilimlerin yüzeye vurmuş yansımasıdır. Bugün, gençler toplumsal direnişlerin dinamik bir kesimini oluşturmaktadır ve bu hareketler, toplumsal öfkenin dönüştürücü gücünü içermektedir. Geçmiş devrimci deneyimlerden öğrendiğimiz üzere, hiçbir isyan kendi başına ve boşlukta doğmaz; her toplumsal patlama, biriken suskunluk ve taşan öfkenin sonucudur. Ancak günümüz sol hareketleri, bu isyanların içindeki değişim potansiyelini doğru bir şekilde analiz edebilmiş değildir. Gençliğin hızla örgütlenebileceği direniş biçimlerini, mevcut yaklaşım biçimleriyle sönümlendiren bir tutum, devrimci bir stratejinin eksikliğinden kaynaklanmaktadır. Bu noktada mesele, öfkeyi küçümsemek değil, onu devrimci bir programa dönüştürebilecek bir strateji geliştirmektir. Sosyalist hareketin görevi, geçmiş mücadelelerin deneyimlerini günümüzün dinamikleriyle birleştirerek devrimci bir örgütlülük yaratmaktır. Ancak bu örgütlülük, geçmişin nostaljik tekrarına dayanamaz; yaratıcı bir devrimci stratejiyle kurulmalıdır.

Kapitalizmin Kuşatmasındaki Gençlik: Çelişkilerle Yüzleşme

Günümüz gençliği, kapitalizmin çözmekte zorlandığı potansiyeli ve toplumsal değişim gücünü temsil etmektedir. Kapitalizm, bu potansiyeli fark etmiş ve onu etkisizleştirmek için çeşitli stratejilerle gençliği kuşatmaya çalışmaktadır. Uyuşturucudan dijital bağımlılığa, bireycilik kültüründen umutsuzluk propagandasına kadar birçok yol, gençliğin potansiyelini felç etmeye yöneliktir. Ancak bu kuşatma, gençliğin direncini kırmamaktadır. Gençlik, örgütsüz de olsa, kendi öfkesini ifade etmeye devam etmektedir. Devrimci hareketler, bu öfkeyi devrimci bir programa yönlendirdiğinde tarihsel rolünü yerine getirebilir.

Kapitalizmin derinleşen krizleri, eşitsizliklerin arttığı ve geleceksizlik hissinin yoğunlaştığı bir dönemde gençlik, sadece sisteme karşı değil, hayatın kendisine karşı da isyan etmektedir. Bu isyan, biçimsiz ve yönsüz olduğu sürece sistem tarafından içerilebilir,........

© Yarın Haber