Turizm projelerinde sık yapılan stratejik hatalar
Diğer
01 Kasım 2025
Turizm sektöründe özellikle otel, restoran ve destinasyon yönetimi alanlarında – deneyimler, son yıllarda bazı stratejik ve operasyonel hataların tekrar tekrar yapıldığını gösteriyor. Bu hataların önemli bir bölümü, finansal yönetim ve pazarlama stratejisi konularındaki yanlış adımlardan kaynaklanıyor. Hem Türkiye’de hem de dünya genelinde, çeşitli başarısız turizm projeleri ve işletmeleri bu hatalara örnek teşkil ediyor. Bu yazıda, danışmanların ve yatırımcıların en sık yaptığı finansal ve pazarlama hatalarını somut vakalarla inceleyeceğiz. Amaç; turizm alanında danışmanlık yapan ya da almayı düşünenlere sektörün karmaşık yönlerini ve “dikkat edilmezse nelerin ters gidebileceğini” göstermektir.
Yeni bir otel ya da restoran projesinin başarısız olmasının pek çok nedeni olabilir; ancak bunların başında genellikle yetersiz planlama ve araştırma gelir. Maalesef pek çok yatırımcı veya danışman, sağlam bir fizibilite çalışması yapmadan yola çıkıyor. Örneğin, büyük bütçeli bir otel yatırımı öncesinde lokasyonun getirisi, pazar araştırması, uygun kapasite, işletme modeli, finansman ve ortaklık yapısı gibi unsurlar detaylı incelenmezse, proje daha başlamadan risk altındadır. Nitekim tecrübeli bir turizmci, “ciddi bütçelerin harcandığı yatırımlarda, projenin başında güncel veriler toplayarak bilinmezleri ortadan kaldırmak şarttır” diyerek, pek çok konuda kararların en baştan netleştirilmesi gerektiğini vurguluyor. Planlama yapılmaz ve piyasa gerçeklerine uygun araştırmalar ihmal edilirse, “büyük hayallerin küçük parçalara ayrıldığını” görmek işten bile değildir.
- Gerçekçi olmayan bütçeler ve maliyet hesapları: Finansal plandaki bir diğer yaygın hata, ayrıntılı ve gerçekçi bütçeleme yapmamaktır. Özellikle açılış öncesi dönem için gerekli harcamalar çoğu zaman hafife alınır veya unutulur. Örneğin, tanıtım ve promosyonlar için yeterli kaynak ayırmamak, işe alınacak personelin masraflarını doğru zamanlamamak veya yasal yükümlülüklerden doğacak giderleri hesaba katmamak ciddi sorunlar yaratır. Birçok otel yatırımı, daha açılmadan sermayesini tüketmeye başlar; çünkü önceden öngörülmeyen masraflar ortaya çıkar. Başarılı yöneticiler bu tuzağa düşmemek için, her kalemin önceden hesaplandığı ve beklenmedik giderler için pay bırakıldığı bir bütçe disiplinine sahiptir. Nakit akışını kesintisiz planlamak ve riskleri ortaya çıkmadan öngörmek, şirketin ayakta kalması için hayati önemdedir. Artık turizm şirketlerinde eski tarz “bir şekilde toparlarız” anlayışının geçerli olmadığını, finansal disiplinin zorunlu hale geldiğini unutmamak gerekiyor.
- Amortisman sürelerini ve yatırım getirisini ihmal etme: Turizm yatırımlarında yapılan başka bir hata, geri dönüş sürelerini gerçekçi değerlendirmemektir. Yatırımcılar genelde hızlı kar beklentisiyle hareket eder, fakat günümüz koşullarında otel ve restoranların amortisman süreleri uzamıştır. Örneğin Türkiye’de restoran yatırımlarının geri dönüş süresi son yıllarda 1-2 yıldan yaklaşık 5 yıla çıktı; otellerde ise 7-8 yıl olan yatırım geri dönüş süresi günümüzde 20 yıla yaklaştı, bazı yatırımlarda 30 yıla kadar çıktığı belirtiliyor. Bu gerçek göz ardı edilip, projeler kısa vadede kendini amorti edecek varsayımıyla planlandığında, nakit akışı sıkıntıları ve borç krizleri yaşanıyor. Ayrıca otel binalarının ve ekipmanının yıpranması (amortisman) kaçınılmazdır; ancak bazı işletmeler yenileme ve bakım giderlerini bütçelerine dahil etmiyor. Sonuç olarak, birkaç sene sonra hizmet kalitesi düşüyor veya acil sermaye ihtiyacı doğuyor. Finansal fizibilitede, yenileme rezervleri ve amortisman payları mutlaka hesaba katılmalı ki işletme sağlıklı sürdürülebilsin.
*Antalya’daki görkemli Mardan Palace oteli, 1,4 milyar dolar harcanarak inşa edilmiş ve bir dönem “dünyanın en lüks oteli” seçilmişti. Ne var ki yanlış finansal planlama ve hatalı pazar varsayımları nedeniyle yatırım beklenen getiriyi sağlamadı. Kundu bölgesindeki diğer tesisler genellikle uygun fiyatlı her şey dahil sistemde çalışırken, Mardan Palace odalarını ultra yüksek fiyatlara satmaya çalıştı. Bu yanlış konum seçimi ve hedef kitle hatası, otelin doluluk ve gelir hedeflerine ulaşmasını engelledi. Nitekim uzmanlar Mardan’ın sıkıntılarını “yanlış yer seçimi, yanlış yönetici ve yanlış fizibilite” şeklinde özetliyor. Otel bir süre sonra çevredeki rakiplerine benzer şekilde her şey dahil düzene geçmek zorunda kaldı; başlangıçta vaat edilen “lüks ötesi” deneyim sürdürülemedi. Öte yandan aşırı lüks inşa maliyetleri ve operasyon giderleri, gerçekçi olmayan gelir varsayımlarıyla birleşince, tesis finansal açıdan........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Ellen Ginsberg Simon