Doğu Akdeniz Enerji Savaşı: Türkiye ve Kıbrıs’ın Mücadelesi
Doğu Akdeniz’de sadece doğal gaz değil, görünmeyen savaş da sürüyor. Kimsenin açıkça konuşmadığı, ancak kaderimizi derinden etkileyen mücadelede gerçekler gizleniyor. Enerji kaynaklarının peşinde koşanlar, aslında bilgi ve egemenlik için kıyasıya rekabet ediyor. Peki, sessiz savaşta kim kazanacak? Kimler susturuluyor?
Enerji Keşfi ve Hukuki Dayatmaların Kesişimi
Pegasus-1 kuyusunda bulunan gaz rezervi, sıradan enerji keşfi değil; aynı zamanda yer üstünde kurulan egemenlik iddiasının simgesi. ExxonMobil ve Katar Enerji’nin ortaklığı, bölgedeki güç dengelerini değiştirmekle kalmıyor, Rum Yönetiminin uluslararası arenadaki hak iddialarını da güçlendiriyor. Ancak iddialar, Kıbrıs sorunu çözülmeden Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti tarafından kesinlikle reddediliyor. Mısır, Lübnan ve İsrail ile yapılan deniz yetki alanı anlaşmaları ise Türkiye ve Kuzey Kıbrıs’ın haklarını yok sayan tek taraflı çizgilerle dolu. Bu çizgiler sadece haritalarda değil, uluslararası hukukta da dayatma anlamına geliyor. Kıbrıs sorunu çözülmeden atılan adımlar, hukuki değil, etik ve politik krizlerin fitilini ateşliyor.
Bilgi Egemenliği ve Anlatı Savaşı
Doğu Akdeniz’deki enerji mücadelesi, sadece gaz rezervleriyle sınırlı kalmıyor; aynı zamanda bilgi ve anlatı savaşını da kapsıyor. Rum Yönetimi’nin söylemleri uluslararası platformlarda yankı bulurken, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin hak talepleri görmezden geliniyor ve engelleniyor.
Medya dili, uluslararası raporlar ve haritalar,........
© Küresel İfşa
