Müdahaleler: Kontinental ‘25 (2025)
Romanya’nın Transilvanya bölgesinde geçen Kontinental ‘25’in en akılda kalan sahnelerinden birinde icra memuru Orsolya, yine bir devlet çalışanı olan arkadaşına yakın zamanda bir binanın bodrumundan tahliye ettiği evsiz adamın intiharından ne kadar suçluluk duyduğunu anlatmaktadır. Bunu anlatırken ise beklenmedik bir şekilde Bertolt Brecht’in tarih boyunca çok tartışılmış bir sözünü alıntılar: “Ne kadar masumlarsa ölmeyi o kadar çok hak ediyorlar.” Hannah Arendt’in anlattığına göre Brecht bunu Moskova Davalarında yargılanan ve masum oldukları söylenen Stalin karşıtı Bolşevikler için söylemiş, hatta söylemeye çalıştığı şey, misafiri olduğu ev sahibi tarafından anlaşılmadığı için de yemekten erken kalkmak zorunda kalmıştır [1]. Brecht ise yargılananlar eğer Stalin’e komplo kurmamışlarsa devrimci görevleri gereği Stalin’e karşı durmak zorunda olduklarından ölmeyi hak ettiklerini söylemek istemiştir. Yani masumiyetleri bir suç, ölümleri ise ilahi adalettir. Karakterlerin alıntıyı oldukça yanlış yorumlayarak tarihi bilinçten ne kadar uzak olduklarını gözler önüne sermeleri yanında sahnedeki bu ciddiyetten komediye sıçrayış da absürt bir uyuşmazlık yaratır. Sanatçı figürünün tarihteki yerini hatırlatırken aynı zamanda da Romanya’nın post-komünist geçmişinden dengesiz kapitalist bugününe alaycı, fakat keskin bir bakış açısı getirir. Bu alıntı politik durumun şok edici bir betimlemesi değildir; siyasi düşüncelerin içinde bulunulan tarihi anda nasıl özümsendiğini farklı türler içinden inceleyen bir tutumun yansımasıdır.
Radu Jude’un sinema dili Jean-Luc Godard’ın “Que faire?” adlı manifestosunda detaylandırdığı politik film yapmak ve filmleri politik bir şekilde yapmak kavramları arasındaki farkı başarılı bir şekilde yansıtmaktadır. Godard’a göre politik film yapmak idealist bir şekilde “dünyadaki sefaleti betimlemektir.” Bunun diyalektik karşıtı ise filmleri politik bir şekilde yapmaktır; yani “eleştiri ve özeleştiri silahları ile [ilk tekniği] yok etmektir.” [2] Film yapma süreçlerinden ve biçimlerinden, sinemanın küresel ve milli ekonomideki yerinden haberdar olmak, dağıtım öncelikli değil üretim öncelikli şekilde film çekmektir. Başka bir deyişle, ilk teknik güncel somut durumları ekrana yansıtmak, ikinci teknik ise bu somut durumların analizini yapmak ve kendinin farkında olmaktır. Kariyeri başından beri sinemasal ifadesi ve şimdiki zamanla yüzleşme şekilleri ile sık sık Godard’a benzetilen Jude, bu filmi ile de kapitalist gerçekliğin ve ona tepkilerin bir analizini yaparak ana akım sinemaya müdahalede bulunmaktadır.
Absürt ve hicivli anlatılarıyla son yılların festival favorilerinden olan yönetmenin diğer filmlerinden önemli ve bilinçli yollarla ayrılan bir tür denemesi olan Kontinental ‘25,........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon