Yaşamın Merkezinden Uzak: Kıyıda (2023)
Aynı evde doğmuş olmalarına rağmen birbirinden çok farklı kıyılara sürüklenmiş yaşamlar… Yıllar önce “bir elin beş parmağı bir değil” denmiştir. Bu, aynı evde doğup aynı anne ve babaların yetiştirdikleri çocuklar için de geçerlidir. Aile, iç içe geçmiş bir yaşama sahip olup belki de en başkalaşabilen oluşumlardan biridir. Kimileri hayatı tam içinden, merkezinden yakalamayı başarırlar kimi de sürüklendikleri dalgalarla birlikte kıyıda yaşamaya mahkûm kalırlar. Ve o her an bir dalganın yerle bir edebileceği kıyılarda bir ev, bir sığınak kurarlar. Bu tehlikeli çatı, bazen onlar için en güvenli yere dönüşür. Onları bu tehlikeli kıyıda yaşamaya zorlamış olanlara tüm yaşamları boyunca lanet okurlar. Zamanla bu motivasyon, kıyıdaki yaşamlarına devam edebilmelerindeki en büyük nedene dönüşür.
Kıyıda (2023), yönetmenliğini Büşra Bilginer’in yaptığı, kendi kıyılarında yaşayan dört kız kardeşin yaşamını anlatır. Bambaşka yaşamlar yaşayan Yasemin, Nilüfer, Defne ve Deniz birbirlerini tanımayan ve birbirlerinden uzak büyümüş olan kardeşlerdir. Babalarının ölümüyle birlikte ondan miras kalan pansiyonun akıbetine karar verebilmek için doğdukları kasabada bir araya gelirler. Cenaze töreninden sonra yine kendi yaşamlarına döneceklerini zanneden kardeşler, miras dağılımından dolayı pansiyonda daha uzun bir süre kalmak zorunda kalırlar. Birbirine hayli yabancı olan kızlar, aynı zamanda epey öfkelidirler. Yılların üstünü örttüğü, konuşulmamış olan anıların getirdiği ve bir yabancılaşma, iletişimlerinden de sezilir. Yasemin en büyük kardeştir ve otuz iki yaşındadır. Diğer kız kardeşlerine nazaran daha yerleşik bir yaşamı tercih edip pansiyonda kalmıştır. Evlenmiş, sakin bir yaşamı tercih etmiştir. Evin en büyük çocuğu olmanın getirdiği bir anaçlık taşır. Kocasıyla beraber pansiyonu işletirler. Nilüfer ise evin nankör ve dışlanmış kızıdır. Yıllar önce kendi bağımsızlığı için babasını karşısına alıp okumak için evi terk etmiştir. Babası henüz hayattayken kendi içinde öldürmüştür onu. Bunun getirdiği bir sertlik taşır ruhunda. Defne, Nilüfer’den sonra ikinci küçük çocuktur. Deli dolu, duygusal biridir. Nilüfer tarafından yıllar önce terk edildiğine inanıp kendi dünyasını kurmuştur. Duygusallığının ona zarar veren tarafı olduğu inancı, onu yıllar içinde gamsız olması gerektiğine inandırmış ve öyle bir role bürünmüştür. Deniz ise farklı bir anneden olan en küçük kızdır. Diğerlerine nazaran en içe kapanık kişiliğe sahip kişidir. Bu kapanıklık, hissettiği yabancılıktan kaynaklanır. Ablalarıyla beraber büyümemiş, onlar hakkında hiçbir fikre sahip olamamıştır. Babasının ölümü, kendisine ablalarını tanıyıp yılar sonra görme fırsatı sağlamıştır. Bence kız kardeşlerin........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon