Skandal düzeni
Hakemlerin bahis oynama skandalıyla ilgili yapılan yorumlara bakınca insanların futbolun temizlenmesi gibi bir derdi olduğuna inanmak güç. Çünkü açıkça görülüyor ki herkes bu skandaldan kendi tuttuğu takımın çıkarı adına birtakım sonuçlar çıkarma ve kazanım elde etme peşinde.
Aksi olsaydı, pisliğin hakemlerle sınırlı kalmadığından, federasyonundan kulüp yöneticisine, teknik direktöründen futbolcusuna, medyasından taraftarına kadar topyekûn bir kokuşmuşluktan söz edilmesi gerekirdi.
“Biz temiziz, diğerli kirli” şeklindeki fanatizm ürünü arızalı anlayış anında burada da kendisini gösterdi.
Geçmiş yıllardaki sportif yetersizliklerini bu skandal ile ilintilendirerek açıklamaya çalışanların yanı sıra, “hakem-bahis” ilişkisinin geçen sezon çokça dillendirilen ve artık iyice bir mizah malzemesine dönüşen “yapı”nın kanıtı olduğunu öne süren sivri zekalılar bile çıktı ortaya...
Sonuçta bahis şirketlerinin kulüplere ve liglere sponsor olduğu bir futbol düzeni içindeyiz. Federasyon ve kulüpler bahis şirketlerini sponsor sıfatıyla futbolun içine sokarken nedense hiç kimse bu durumdan rahatsız görünmüyordu.
Ne de olsa bahis şirketleri sponsorluk gereği federasyona ve kulüplere büyük paralar ödüyordu.........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d