menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Geleceğini inşa etmek

25 5
26.07.2025

Puanlar, sıralamalar, tavsiyeler... Her yerden yönlendirmeler geliyor. Ama bu yoğun sesler içinde en kolay kaybolan şey, gençlerin kendi sesi. Çünkü sistem bizden bir meslek adı seçmemizi istiyor, oysa gençler bir yaşam biçimi seçiyor. Bu yüzden tercih yapmak, sadece bölüm seçmek değildir.

Üniversite tercih dönemi… Kimileri için dört yıl­lık bir eğitim kararından ibaret. Ama aslında bundan çok daha fazlası. Bu dönem, genç bir insanın “Ben kimim?”, “Hayattan ne istiyorum?” ve “Bu dünyada nasıl bir iz bırakmak istiyorum?” sorularıyla ilk kez ciddi bir yüz­leşmeye girdiği eşiktir.

Puanlar, sıralamalar, tavsiye­ler... Her yerden yönlendirmeler geliyor. Ama bu yoğun sesler için­de en kolay kaybolan şey, gençle­rin kendi sesi. Çünkü sistem biz­den bir meslek adı seçmemizi istiyor, oysa gençler bir yaşam bi­çimi seçiyor.

Bu yüzden tercih yapmak, sa­dece bölüm seçmek değildir. Aynı zamanda nasıl bir zihniyette bü­yümek istediğini, neye değer ver­diğini, kimlerle yan yana yürü­mek istediğini de seçmektir.

Evet, seçeceğimiz bölüm önem­lidir. Çünkü hayatı hangi alanda anlamlandırmak istediğimize da­ir bir yön verir. Ama tek başına bö­lüm yeterli midir? Değildir. Çünkü bölüm bir başlıktır; asıl farkı yara­tan, o başlığın altında yazanlardır.

İşte burada üniversitenin ken­disi devreye girer. Çünkü bir bö­lüm, her üniversitede aynı şekilde okutulmaz. Bazı üniversiteler sa­dece ders anlatır, bazıları ise yaşa­mı tartışır. Bazıları müfredat verir, bazıları fikir üretme cesareti verir.

İyi bir üniversite; öğrencisine sadece........

© Dünya