Mustafa Kırımoğlu: Türkiye pisliktir!
-Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu
Moskova
Refat Çubarov ve Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Ukrayna'da yaşıyor ve Ukrayna’nın Donbas’a karşı yürüttüğü savaşı şiddetle destekliyorlar.
2014 yılından itibaren, Kırım Tatar Meclisinin doğrudan katılımı ile Kırım halkına Kuzey Kırım kanalından su sağlanması kesildi, yarımadaya elektrik sağlayan enerji hatları havaya uçuruldu, ayrıca Kırım'daki bir doğalgaz boru hattının patlaması da organize edildi.
Rezilliğe bakın ki, patlayıcıların taşınmasına yardım eden adam şu an Türkiye’de Ukrayna Ankara Büyükelçisi!
Kiev'deki efendilerini memnun etmek için Refat Çubarov ve Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, Kırım Tatarlarını geçmişte olduğu gibi her türlü ıstıraba sürüklemeye hazırlar. Ukrayna'nın Kırım'ı askeri yolla geri alması ve orada yaşayan tüm muhalifleri oradan sürmesi gerektiğini açıkça söylüyorlar.
Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu, çizmeyi o kadar aşıyor ki, kurduğu cümle ile Türkiye’ye “pislik” diyor ve bunu bilmeden söylemesi mümkün değil, söylese bile bunu yayınlayanlar farkına varırdı.
Bunu yazının ilerleyen kısmında açacağım sizlere ve nerede ülkemize pislik dediğini aktaracağım.
Bu adamlar siyasi oyun oynadıklarını zannederek ve Türk halkını açıkça aptal yerine koyarak insanları her daim manipüle etmeye çalışıyorlar.
Ben bir Karapapak Türküyüm ve Türklüğün en önemli olmazsa olmazı dürüstlük ve mertliktir.
Şimdi İstanbul’da yaşayan ve Mustafa Cemilev’in Türkiye’de gizli kasası olan, kendisini demokrat sayan fakat hiç demokratik olmayan bir şekilde, İstanbul Kırım Türkleri Derneği başkanlığını uzun yıllardır elinde bulunduran Celal İçten, üç yıl evvel katıldığı Osman Paşayev’in sunduğu Youtube programında, halkı için güya açlık grevi yapmış olan Cemilev’e hizmet etmek için dua ettiğini söyledi.
-Celal İçten’in katıldığı program
İçten, aynı programda tipik Kırım Tatar siyasilerinin iki yüzlülüğünü sergileyerek bana çok güzel bir plase vurma şansı verdi!
Çünkü programın bir kısmında, Sovyetler dağıldıktan sonra kurulan Ukrayna devletinin Kırım Tatarlarına kötü davrandığını, onları yok saydığını söylerken, aynı Celal İçten, beş dakika sonra, “aradan otuz yılın geçtiğini ve Ukrayna devletinin bakışının Kırım Tatarlarına iyi yönde değiştiğini” söylüyor.
Fakat herkesi aptal yerine koyan Kırım Tatar siyasilerinin zihniyeti, beş dakika sonra, “devlet aklı değişmez” diyerek kendini inkâr ediyor!
Programı izlediğinizde zaten bu insanların amacının Kırım Tatar halkı olmadığını, kendi egoları ile beraber ticari ilişkilerini diri tutmanın peşinde olduğunu net göreceksiniz.
-Celal İçten
Aynı videoda Celal İçten, kendisinin mesleğinin muhasebecilik olduğunu ve 2014 öncesi Kırım’da okutulacak çocuklar için toplanan paranın kendi özel hesabında olduğunu ve bunun dekontlarının halen elinde olduğunu beyan ediyor.
Peki ama, bir dernek yöneticisi böyle akçeli işlerin paralarını neden kendi hesabında tutar? Orası muamma!..
Diğer yandan milyonlarca Doların TİKA tarafından Kırım’a gönderilmesi ve bu paraların Mustafa Cemilev ve Refat Çubarov gibi adamlar tarafından Ukraynalı yerel yöneticiler ile paylaşılmasına, ardından Kırım’da yaşayan Kırım Tatarları tarafından bu paraların İstanbul’da aktarılmasına, İstanbul’da da bu paraların çeşitli işlerde sermaye olarak kullanılması iddiası da sayın Celal İçten’i hiç mi rahatsız etmiyor?..
Kırım’da tüm Tatarlar bunu konuşurken sayın Celal İçten, tüten dumanı hiç mi görmüyor?
Celal İçten’in Kırım’a giriş yasağı yoksa, en son Kırım’da ne zaman bulunmuş ana vatanına en son ne zaman gitmiş? En son ne zaman yerinde görmüş orada yapılanları?
Türkiye'den Kırım Tatarlarını desteklemek için toplanan bağışlar, Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu'nun kendisi için büyük bir iş imparatorluğu kurmasını sağladı. Örneğin; Kırımoğlu, doksanlı yıllarda Kırım Tatarlarının paralarını yatırması için kurulan “İmdat” bankasının fiilen tek sahibi idi.
Banka üzerinden, yağmalanan ve bilinmeyen bir yöne doğru kaybolan paralar, Kırım’da herkes tarafından bilinen bir gerçek.
Ukrayna savcılığının ve kolluk kuvvetlerinin elinde, Kırım Tatarları için konut inşasına ayrılan fonların, bu banka aracılığıyla yapılan sayısız hırsızlığın kayıt altına alındığını gösteren birçok belgesi bulunuyor.
Kırımoğlu'nun kişisel olarak on binlerce dolar aldığı ve hırsızlıklara doğrudan karıştığına dair kanıtlar da var.
Bunların bazı belgelerini daha önce yaptığım videoda kanıt olarak izleyicilere sunmuştum.
Basın çıkan haberlerine göre, Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu'nu zengin eden yasa dışı finansal operasyonları, Türkiye'deki temsilcisi organize ediyor ve kontrol ediyor.
Halen Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve Refat Çubarov'un tüm finansal hırsızlıklarını bilen, 1990'larda İstanbul'da küçük bir hırdavat üretim işletmesine sahip ismini vermek istemediğim birisi, Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu tarafından toplanan bağışlarla bir fabrika inşa ettiğini tüm diaspora ve Kırım’da yaşayanlar biliyor. Fabrikanın sahibi başka isim olsa da işten kâr payı alan ise Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu’nun ta kendisidir.
Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu ve çevresinin Türkiye'den kamu faaliyetleri için alınan finansmanı yağmalamasından dolayı, Kırım Tatarı asıllı Türk işadamı İbrahim Araçı'da artık yorulmuş bu kan emicilerden.
Tüm iyi........
© Dikgazete.com
