OYUNA GELMEYİN!
İktidar partisi yönetimi iktidarının devamı için yaptığı plânları kendi üyelerinden gizli saklı yapıp uyguluyor. Buna karşın ana muhalefet partisi bütün plânlarını kamuoyuna açıklıyor. Bu bizim memlekete özgü bir durum mudur? Yoksa memleketin yarısı geri kalmış, diğer yarısı fazla mı ileri gitmiştir?
250 yıldır dört çeşit kafa, bu memleketin kafasını ütülemiştir: İslamcı kafa, Osmanlıcı kafa, Türkçü kafa, Kürtçü kafa... Kendi aralarında şiddet durumlarına göre de bölünürler. Çağdaş kafalı olanlar ise Batıcı, Amerikancı, Saroscu demesinler diye evlerindedir, arada bir kapının önüne çıkıp güneşlenerek kafa bulurlar.
Türkçü kafayla, Kürtçü kafayla, hele İslamcı kafayla da gurur duyulmaz, kafa bulunur. Artık Türküm, Kürdüm, Çerkez’im, Ermeni’yim, Rum’um diyerek gurur duymuyor insanlar. Ben insanlığımla gurur duyarım, çocuklarımla, beni yetiştiren anamla, geliştiren babamla, öğreten ailemle, mesleğimle, beni eğiten yaşadığım toplumla gurur duyabilirim. Milliyet, mensubiyet, illiyet, ırk, azınlık, çoğunluk, etnisite gibi kavramlarda gurur duyamayacağım o kadar çok şeyler var ki! Her şeyden önce ötekileştirme var, birleştirme, birlikte yaşama isteği yok. Savaş var, acı var, barış yok, sevgi yok...
Unuttuk, anımsayalım: Bir iki ay önce Kürtçü bölücülük yapan bir kadın milletvekili icazet gezilerinde, sözde barış için (oysa kendi savaşı için) gittiği Talabani'nin mezarındaki........
© Akdeniz Gerçek
