KADIN BEDENİ VE DİZİLERİN ROLÜ
Marks’a göre yabancılaşmış insan, yaşamını “insanın özüne” aykırı bir biçimde sürdürmek zorunda kalır. Bu gün artık çürüme -yabancılaşma o denli yoğunki, insan buda mıoldu diyemiyor artık okuduğu, izlediği şeyleri düşününce. TV dizilerinde kadın-erkek rolleri topluma model olarak sunuluyor…
Bu yabancılaşma sürecinin ciddi sonuçları olur…
Kapitalist sistemde yaşadığı yabancılaşmanın gerçekliğine varamayan insan, serbest piyasanın baş döndürücü hızına ayak uydurmaya çalışırken kendini özgür sanır. Özgür insanın da âşık olmaması için bir neden yoktur, o insana göre. Oysa insan bu yanılsamayla modern köleden pek de farklı bir yaşam sürmez aslında.
Söz ettiğimiz “yabancılaşma” kavramı; Marks’ın yabancılaşma teorisinden gelir. Marks’a göre yabancılaşma; “insanın kendi etkinliğinin ürünlerine, içinde yaşadığı doğaya, kendi özel doğasına ve öteki insanlara yabancılaşmasıdır.” İnsan, emeğe yaşamını koyup onun nesnesi durumuna gelir. Artık yaşamı gerçekte kendisinin değildir. Kendi yaşamı olmayan bir insanın karşı bir cinsle ilişkisi de çoğu kez maddi boyuttan öte geçemeyecektir.
Marks’a göre........
© Yurt
