Türkiye Orta Doğu’ya Hakim Olmak İçin Güç Oyunu Kuruyor
More anti-Türkiye propaganda by Sinan Ciddi, a tool of the Jewish lobby’s Washington, DC based Foundation for Defense of Democracy (FDD).
Yahudi lobisinin Washington merkezli Demokrasi Savunma Vakfı’nın (FDD) bir maşası olan Sinan Ciddi’den Türkiye karşıtı propagandaya devam.
Enis Pınar
Makalenin “Google Translate” aracılığı ile Türkçe çevirisi:
ULUSAL GÜVENLİK DERGİSİ Askeri ve Savunma Analizleri
Türkiye Orta Doğu’ya Hakim Olmak İçin Güç Oyunu Kuruyor
13 Ağustos 2025, 11:26 EDT’de YAYINLANDI – İran’ın bölgesel nüfusunun hızla azalmasıyla birlikte Türkiye, boşluğu doldurmak ve Doğu Akdeniz ve daha geniş Orta Doğu’da hakimiyet kurmak için girişken bir şekilde konumlanıyor. Bu hırs, Ankara’nın hızlı askeri yığınağı, Libya ve Somali gibi Afrika ülkeleriyle artan angajmanı ve Suriye’deki iddialı askeri faaliyetleriyle açıkça ortaya çıkıyor; bütün bunlar, Tahran’ın bölgesel sahneden çekilmesinden yararlanıyor.
Türkiye Boşluğu Dolduruyor
Bu gelişmeler, Yunanistan, İsrail ve Kıbrıs da dahil olmak üzere ABD’nin kilit müttefiklerini alarma geçirdi. Bu müttefikler, Türkiye’nin revizyonist dış politikasının güvenliklerini ve egemenliklerini doğrudan tehdit ettiği konusunda uyarıyorlar. Ankara’nın yayılmacı gündemi, kontrol altına alınmadığı takdirde, bölgeyi istikrarsızlaştırmakla kalmayıp, Avrupa ve ABD’yi daha geniş bir çatışmaya da sürükleyebilir. Bir analistin açıkça belirttiği gibi, “Türkiye yeni İran olabilir.”
Ankara’nın Afrika’daki son diplomatik girişimleri endişe verici bir eğilimi gözler önüne seriyor. Türkiye, 2019 yılında Trablus merkezli Fayez es-Sarraj hükümeti adına Libya iç savaşına müdahale ederek, rejimini güvence altına almak için silah ve asker konuşlandırdı. Karşılığında es-Sarraj, Türkiye’nin Akdeniz’deki kıta sahanlığı iddialarını büyük ölçüde genişleten bir deniz sınırı anlaşmasını kabul etti; bu iddialar, Yunanistan’ın uluslararası alanda tanınan deniz sınırlarına doğrudan meydan okuyor.
Avrupa Birliği ve Mısır gibi bölgesel güçler tarafından kesin bir dille reddedilen anlaşma, Ankara’nın emellerinin bir ön izlemesi niteliğindeydi. Türkiye şimdi, daha önce rakibini desteklemiş olmasına rağmen, ülkenin doğusundaki rakip Libya Ulusal Ordusu’nun komutanı Mareşal Halife Hafter’e kur yapıyor. Temmuz ayında Hafter’i Ankara’da ağırlayan Türk yetkililer, Libya’nın doğu hükümetiyle de benzer bir deniz anlaşması sağlamayı hedefliyor. Ayrıca, Brüksel’in Yunan egemenliğini korumak yerine, Avrupa’ya Afrika göçünü engellemede Türkiye iş birliğine öncelik vereceğini umarak AB’nin de kabullenmesini bekliyorlar.
Her iki Libyalı grup da Türkiye’nin deniz yetki alanlarını onaylar ve Avrupa anlamlı bir direniş göstermezse, bu durum mevcut uluslararası deniz hukukunun açık bir ihlali anlamına gelecektir. Böyle bir hamle, Türkiye ile Yunanistan arasında silahlı çatışma ihtimalini gündeme getirecektir.
Türkiye’nin hamleleri geniş kapsamlı
İsrail de benzer endişeler taşıyor. Temmuz 2025’te Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye’nin altyapı, eğitim ve sağlık hizmetlerine büyük yatırımlar yaptığı Somali ile bağlarını derinleştirdiğini........
© Turkish Forum
