''Geçim Zammı mı, Hayal Kırıklığı mı?”
Sevgili okurlarım,
Bu haftaki köşemde içime dert olan, milyonlarca insanın her sabah gözünü kaygıyla açmasına sebep olan bir meseleyi dile getirmek istiyorum: Türkiye’de asgari ücretli ve emeklinin geçim savaşı… Ve bu savaşın içinde gelen temmuz zammı: ,67. Bir umutla beklenen, belki biraz nefes alırız diye hayal edilen o rakam, yine boğazımızda düğüm oldu.
Soruyorum sizlere: Bu oran bir kira mı, bir pazar filesi mi, bir doğalgaz faturası mı?
Bu ülkede sabahın köründe yola koyulan, gün boyu alın teri döken işçiler var. Onlar sadece para değil, onurlu bir hayat kazanmak istiyor. Bir evin ışığı yansın, çocuğuna süt alınsın, akşam yemeğinde karın doysun istiyor. Ama ay başında aldığı maaş, daha eline geçmeden buhar oluyor. Çünkü enflasyon sadece market raflarında değil; insanların yüreğinde, umutlarında da büyüyor.
Ve emeklilerimiz…
Bir zamanlar bu ülkenin fabrikalarında, tarlalarında, kamu dairelerinde çalışmış; omuzlarında bu ülkenin yükünü taşımış insanlar. Şimdi bir köşeye çekilip biraz huzur ararken, geçim derdiyle yaşlanıyorlar. Ayda bir gelen maaşla pazara çıkıyorlar; domatesin fiyatına, yumurtanın tanesine, peynirin gramına bakarak geri dönüyorlar.
Bir dedenin torununa........
© Sonsöz
