menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İman, İstikamet ve Cennet

7 0
05.03.2025

İslam dini, kâmil insan dediğimiz doğru inanan, kendisine ve çevresine faydalı, insani ve ahlaki erdemlerle bezenmiş insanı ortaya çıkarmak için gönderilmiş bir dindir. Böylece o, insanoğlunun dünya ve ahiret mutluluğunu temin eder. Her başarının, her mutluluğun, her üretimin temel şartları olduğu gibi iyi bir insan, iyi bir Müslüman olmanın, dünyada ve ahirette mutlu olabilmenin de beraberinde getirdiği görev ve sorumlulukları vardır. Her şeyden önce insan doğru bir imana sahip olması gerekir.
İman; bir şeyi gönül huzuru ile benimseme, ona içten ve yürekten inanmadır. Yani Allah’ın varlığına birliğine, meleklerine, peygamberlerine, ahiret gününe, hayrın ve şehrin Allah’tan olduğuna, Hz. Muhammed’in Allah’tan getirdiği her şeyin hak olduğuna, dünya hayatının bir imtihan ve kader olduğuna yürekten inanma ve bunu söylemedir. İşte bu bir ağacın kökü gibi İslam’ın da temelidir. Burada eksikliğe, hataya, tereddüde yer yoktur. Nitekim Hz. Adem’den beri bütün peygamberlerin ortak gayelerinden biri de işte bu tevhid inancını korumak ve gönüllere yerleştirmektir. Ancak sağlam bir zemin ve temel üzerine inşa edilebilecek bir bina gibi iyi bir Müslümanlıkta ancak doğru bir inancın üzerine inşa edilebilir.
İnsanın, doğumundan ölümüne kadar İslam’ın emir ve tavsiyesi doğrultusunda yaşaması, Allah’ın rızasına kaybettirecek her türlü söz ve davranıştan uzak kalması ile bu mümkün olabilir.........

© Samsun Gazetesi