Deprem mesajları
Günahlarımız sebebiyle başımızı musibetler sarar; karada ve denizde bozulmalar olur/denge bozulur. Tevbe edelim diye de uyarılıyoruz... (Şura/30, Rum/41)
Geçmişte; zulümleri/ahlaksızlıkları/azgınlıkları sebebiyle çeşitli musibetlerle helak edilen toplumların işlediği günahların hepsi bugün bizde var; Resulullah'ın (s.a.s) miraçtaki duasının kabulü ile ümmeti için toptan helak olmayacak müjdesi yanında, ümmetinin "tefrika" fitnesine düşmemesi dileğinin reddi/ümmetin, Allah Teala'nın merhametle korudukları müstesna, ihtilaflarının süreceği de bildirilmiştir. (Hud/118-119)
Başımıza gelen musibetler/belalar, günahlarımız sebebiyle ve bir uyarı mesajı olduğuna göre (Şura/30, Rum/41); bir hadis-i şerifte de depremin sebeplerinden olarak, “zina”nın yayılması bildirildiğine göre, depreme karşı binalarımızı ahlak ve hukuka uygun/düzgün/sağlam inşa etmek tedbiriyle birlikte, yasal korumadaki “zina”yı önlemek için de “ahlaki” hukuki tedbirler almamız gerekmiyor mu? Geçmişte bir kavmin (Lut) helak sebebi olan bir haramı, helal kılarak tağutlaşan bir yönetimin/toplumun başından belalar eksik olmaz...
DEPREMİN BÜYÜĞÜ “kalp depremi”dir; kalpteki iman ışığının sönmesidir. Bu deprem sessiz, habersiz, gizlidir... Sonsuz ahiret hayatımızı bize zindan eder. Bu nedenle, kalbimizi “tevhid” kalesi........
© Milli Gazete
