YENİ BİR UYANIŞIN EŞİĞİNDE: İSLAM DÜNYASINDA FARKINDALIK ARAYIŞI
İnsanlık, modern çağın en sert kırılmalarına tanıklık etti. 20. Yüzyılın başları ve ortalarında patlayan iki büyük savaş, yalnızca milyonlarca canı değil, insanoğlunun vicdanını da tüketti. Ardından kurulan uluslararası sistem, “bir daha asla” sözüyle doğsa da kısa sürede güçlülerin çıkarlarını koruyan yeni bir düzenin kılıfına dönüştü. Bu gelişmeler, insanlığın benzer felaketler yaşamasını önleyecek normların ve kurumların 1. Dünya Savaşı sonrası Milletler Cemiyeti ve 2. Dünya Savaşı sonrasında da Birleşmiş Milletler Teşkilatını ihdas edilmesiyle sonuçlanmıştı. Ancak kısa bir zaman sonra bu norm ve kurumların, büyük güçleri, uluslararası sistemin başat aktörleri haline getirdiği ve yeni bir emperyal düzene yol açtığı anlaşıldı. Her iki kurum da Dünyanın mafyatik, adaletsiz emperyal güçlerinin menfaatini korumak üzere, adeta bunların işlediği kanlı işgal, gasp ve soykırım cürümlerinin hesabı sorulamasın diye kurulmuştu. Soğuk Savaş’ın iki kutuplu dünyasında, insanlık kapitalizmle sosyalizm arasında sıkışıp kaldı. Bugünse, o sistemin kalıntıları üzerinde yükselen tek kutuplu düzenin maskesi, Gazze’de bir kez daha düştü.
Batı’nın yıllardır “evrensel değerler” diye pazarladığı kavramların, ne yazık ki, sadece çıkarları tehdit edilmediği sürece geçerli olduğu bir kez daha ortaya çıktı. ABD ve Avrupa’nın desteğiyle Gazze’de yürütülen katliam, insanlığın gözleri önünde yeni bir ahlaki çöküşün simgesine dönüştü. “Ahlaki üstünlük” diye övünülen Batı, artık inandırıcılığını........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d