menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Mehmet Altan yazdı – Basın Tarihi (3): İngiltere çok uzakta, Suriye çok yakın

32 5
29.10.2025

“Bu haftayı, iki gün dışında Londra’da geçirdim…

Kişi başına gelir ne kadar biliyor musunuz?

32 bin dolar.

İngiltere, vatandaşlarının yaşam kalitesi açısından dünyada ilk ona giriyor. Zengin ve özgürler.

İnsanını mutlu kılan bu ülkede rejim ne?

Cumhuriyet değil… Krallık.

Resmi adıyla söylersek ‘Büyük Britanya Birleşik Krallığı‘”

Böyle yazmışım.

Ne zaman?

Günü gününe tam 17 yıl önce

O gün de Cumhuriyet Bayramı’ymış, bugün de Cumhuriyet Bayramı.

Sonra şöyle devam etmişim:

“İngiltere’den az bir süre önce de Suriye’deydim.

Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği Türkiye sözcüsü Metin Çorabatır’ın davetiyle, oradaki iki milyon civarındaki Iraklı göçmenin durumunu görmeye gitmiştik.

Kişi başına gelir…

Vatandaşın özgürlüğü…

Zenginlik…

Bu açılardan Suriye vatandaşının yaşam kalitesi yüzüncü sıralarda sürünüyor.

Ama rejim cumhuriyet!

Cumhuriyet ama iktidar babadan oğula geçmiş.

Hafız Esad öldüğünde şimdiki devlet başkanı Beşar Esad 34 yaşındaymış… Anayasa ise kırk yaşından önce cumhurbaşkanı olmayı engelliyormuş.

Bir gün içinde anayasayı değiştirip Beşir Esad’ı cumhurbaşkanı yapmışlar.

Nasıl oluyor?

Çünkü Suriye otoriter bir cumhuriyet.

Tek parti zihniyeti ile örülmüş, askerin ve istihbaratın egemenliğinde bir ülke.

Uçan kuştan haberi olduğu söylenen Suriye’nin güçlü istihbarat örgütünün adı El Muhaberat.

Klasikleşmiş espriye göre Suriye’de nüfusun yüzde sekseni El Muhaberat… Yüzde yirmisi de iş başvurusunda bulunmuş, beklemekte.

“Cumhuriyet” ve “demokrasi” arasındaki farkı bir........

© Medyascope