menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Mazlum Vesek yazdı: “Tavşan İmparatorluğu” ya da mağara ekranından umuda tutunmak

10 19
19.11.2025

Festivallerde en çok korktuğum şey, bir filmi çok beğenmektir. Yani, evet bir film beğenilir ama sinema yazısı sınırlarına sığmayacak çok yönlü ise filmi doyasıya anlatamamak korkusu sarar beni. Ankara Film Festivali’nde de korktuğum başıma geldi ve “Tavşan İmparatorluğu”nu çok beğendim. Daha önce Antalya Film Festivali’nde en iyi film ve en iyi yönetmen ödülleri dahil epeyce ödüle layık görülen film, doğa, insan ve kırsal yaşam ilişkilerindeki hiyerarşiye dair güçlü bir atmosferi olan bir çalışma.

Seyfettin Tokmak’ın yazıp yönettiği “Tavşan İmparatorluğu”nda, devletten maaş almak uğruna babası tarafından engelli okuluna gitmek zorunda kalan Musa’nın (Alpay Kaya) hikâyesi konu edilir. Babası Beko (Sermet Yeşil) daha önce de eşini zorlu işlerde çalışmak zorunda bırakmış biridir. Hatta eşinin ölümünden dolayı tazminat istemeye gittiğinde horlanan Beko, eşinin kendisine teslim edilen eşyaları içinde para ve bir saati cebine koyar. Fotoğraflar dahil diğer hiçbir eşyasıyla ilgilenmez.

Musa’nın gitmek zorunda olduğu okulun sahibi Muzaffer (Kubilay Tunçer) aynı zamanda tazı yarışları yaptırır. Bu yarışlarda tavşanlar tazılara yem edilir. Tazıların yakalaması içinse ormanlık alanlarda sürekli kapanlar kurulur. Özel eğitim okulunda kayıtlı olan oğlu için maaş bağlanmasını bekleyen Beko, Muzaffer’den maaşın ne zaman bağlanacağını sorduğunda ise, Muzaffer tavşan yakalama........

© Medyascope