Bilgehan Uçak yazdı: “Papazın evi”
Ben size “Dimitsana’nın en güzel evinde kaldım,” desem muhtemelen inanmaz; nazik biriyseniz ev sahiplerime iltifat etmeye çalıştığımı, değilseniz palavra attığımı düşünebilirsiniz.
Ama hiç şüphesiz, Dimitsana’nın en güzel evinde kaldım ben.
Herkül ve Evi Millas, bir apartman dairesi yerine bahçeli müstakil bir evde yaşamaya karar vermişler ve 1983’te, köyün Nikolas adındaki papazının evini satın alarak Dimitsana’ya yerleşmişler.
Onları buraya yönlendiren ise Dimitsana’nın Yunanistan’daki en kendine has güzelliğe sahip iki köyden biri olduğunu söyleyen Herkül Millas’ın amcasının oğlu Akilas olmuş — ben Büyükada üstüne yazdığı kitapla tanımıştım.
Köylü, köy dışından birinin gelip de bir ev — üstelik de “papazın evi” — almasından hiç memnun olmamış.
Herkül Millas’ın adı da köylünün diline “papazın evini alan adam” olarak yerleşmiş.
Matrak olan, Herkül Millas’ın oğlunun adının da köy kimliğine “papazın evini alan adamın oğlu” diye geçmesi.
Bu, Dimitsana’nın en ilgi çekici özelliklerinden biri: köyün bir meydanının olmaması; köy dediğimiz, boylu boyunca uzanan bir caddeyi kesen bazı sokaklar.
Dimitsanalıların “papazın evi” için farklı bir düşünceleri varmış.
Burayı düzleyerek köye sütunların üzerinde yükselmiş bir meydan kazandırmayı planlamışlar.
Editörlerimizin derlediği öngörüler, analizler, Türkiye’yi ve dünyayı şekillendiren haberler, Medyascope’un e-bülteni Andaç‘la her gün mail kutunuzda.
Zira “papazın evi”, köyün ortasında, karşıdaki ormanla kaplı dağlara bakan, pek güzel bir konuma sahip.
Gene de, sütunlar üzerine bir meydan kondurma projesi kolay bir iş değil çünkü bu “yeni meydan” yapıldığı takdirde köyün yüzlerce yıllık orijinalliğine saplanmış bir hançer gibi görünme ihtimali hayli yüksekti.
Köylüler, papaza evini satmaması için baskı yapmış, yetmemiş Herkül Millas’a da “papazın ihtiyacını kendi kazanımı doğrultusunda........
© Medyascope
