İsmet saat kaç?
Kendinizi bir an için İstanbul’da farz edin. Fatih’ten Beyazıt’a doğru yürüyorsunuz. Sağınıza baktığınızda denizi görürsünüz, solda Bozdoğan su kemeri. Karşınızda Şehzade Camii yükseliyor. Yanı başınızda bir meczup. Delirmenize gerek yok; Allah size zaten bir tür sarhoşluk bahşetmiş. Yürüyün sadece, şükrederek, tebessüm ederek.
Şimdi ne diyeceğimi unuttum.
Uçağa atlayıp Ankara’ya geliyorsunuz. Burası Atatürk Havalimanı değil, Esenboğa. (Bir gün şair Şaban Abak’la karşılaşırsanız, Esenboğa’nın kim olduğunu uzun uzun anlatacaktır. Benim vaktim yok. Ciddi bir yazı yazıyoruz burada.)
Havalimanında “İstikbal göklerdedir” yazısı her yerde. Sonra kendinizi Atatürk Bulvarı’nda buluyorsunuz. Oradan, onu kesen GMK (Gazi Mustafa Kemal) Bulvarı’na çıkarsınız. Ardından Gazi Mahallesi, biraz ötede Gazi Hastanesi… Vaktiniz varsa Atatürk Orman Çiftliği’nde bir dondurma yiyebilirsiniz. Az daha unutuyordum, bir de Atatürk apartmanları var, Anıtkabir manzaralı.
İstanbul’da sizi camiler, su kemerleri, deniz ve âşıklar karşılar. Ankara’da ise Atatürk hastaneleri, Gazi mahalleleri, Mustafa Kemal bulvarları…
Ve şehri dört bir yandan kuşatan Atatürk........
© Karar
