​Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Ersin Tatar'ın son dönemdeki açıklamaları, Ada'daki askeri ve stratejik dengelerin ne denli hassas bir dönemden geçtiğini ve bu değişimin Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki hayati çıkarlarını nasıl etkilediğini bir kez daha gözler önüne sermektedir.

Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin (GKRY) son yıllarda gözlemlenen ve giderek hız kazanan aşırı silahlanma faaliyetleri, artık tekil bir devletin savunma kapasitesini artırma çabasının ötesine geçerek, küresel ve bölgesel güçlerin Doğu Akdeniz'deki stratejik rekabetinin bir yansıması haline gelmektedir.

Tarihsel olarak 1960'lardan bu yana devam eden silahlanma eğilimi, özellikle son dönemde nitelik ve nicelik olarak ciddi bir sıçrama yapmış bulunmaktadır. Artık mesele, sadece Rum ordusunun modernizasyonu değil, aynı zamanda Ada'nın güneyinin uluslararası bir askeri ve istihbari operasyon merkezine dönüştürülmekte olduğudur.

​İsrail'in, özellikle enerji güvenliği ve İran'a karşı oluşturduğu bölgesel ittifaklar çerçevesinde, GKRY ile derinleştirdiği askeri ve istihbari işbirliği, bu tablonun en kritik unsurlarından birini teşkil etmektedir. İsrail'in, limanlar ve havaalanları gibi stratejik altyapı........

© İstiklal