Bumerang, kıvrık bir sopaya benzeyen ve fırlatıldığında geri dönen, ağaçtan yapılma bir av aracıdır.
Günlük yazışma ve konuşmalarda ise, "bumerang etkisi" hedefine ulaşamayan girişim ya da mesajın geri gelerek mesajı vereni vurmasıdır. Sayın İmamoğlu’na yapılan suçlama ve karalamalar atanlara "bumerang" olarak dönüyor.

Bilindiği gibi, Sayın Bahçeli’ye ihale edilen ve inisiyatifinde devam eden ‘’terörsüz Türkiye’’ diye bir süreç işlemektedir. Bu sürecin asıl amacının, Sayın Cumhurbaşkanı’nı bir kez daha seçtirmek olduğu açık ve net.

Şimdiye kadar ‘’bebek katili’’, ‘’İmralı Canavarı’’ dedikleri Abdullah Öcalan ile görüşmeler ve O’na methiyeler düzmeler; DEM Parti ile ‘’kuzu sarması’’ olmalar.

Bu pamuk ipliğine bağlı ‘’kuzu sarmalığı’’ halinin her iki taraf için de beklentileri karşılanmadığı takdirde her iki tarafça hemen kopacağı besbelli.

İhtimal olarak, DEM Parti’nin Sayın Erdoğan’ın Cumhurbaşkanı adaylığının desteklemesi için düşünülen anayasa değişikliği iş birliği, DEP Parti’nin de öteden beri savunageldiği değişikliklerin yapılması konusunda beklentisi.

Koşullarının oluşması için zemin yoklanırken, kendi akıllarınca bu zemin Suriye’deki olaylar da bahane edilerek CHP seçmeni ile DEM seçmeni arasının açılmasıdır.

Bütün bunlar olsa bile bu derece örselenmiş, itilmiş bir DEM seçmeninin gönül rızası ile Sayın Erdoğan’a oy verebilecek mi? Bunun garantisi nedir.

Her iki tarafında çıkarları ölçüşecek mi? Bu çok olası değil gibi!

Sayın........

© Gerçek Gündem