menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Dezenflasyon programları siyasetten soyutlanamaz

7 0
13.11.2025

Geçen haftaki yazımda artık Türkiye’nin potansiyel büyüme hızının %5’lerden %3’lere düşmüş olduğunu, bu nedenle de Merkez Bankası’nın dezenflasyonist politika izlerken hedeflediği çıktı açığının öngördüğünden daha da yüksek olması gerektiğini ifade etmiştim. MB’nin ise bu oranı hâlâ %5’te gördüğünü geçen cuma yayınladığı son Enflasyon Raporu’ndaki tahmin grafiğinde ilk çeyrek çıktı açığını sıfırın çok az altında göstermesinden anlıyoruz! (İlk çeyrek büyümesi %4.8 olmuştu.) Ancak, potansiyel büyüme oranını %5’te tutsak bile, ekonomide istenilen yavaşlamaya bir türlü ulaşılamadığı raporda verilen enflasyon tahmin grafiğinde ayan beyan görülüyor.

Şubat ayında yayınlanan ilk raporda ekonominin soğuyarak Eylül 2025’te yaklaşık %2.5 çıktı açığı vereceği, sonrasında da 2027’nin sonuna kadar bu açığın daralacağı öngörülüyordu. Sonrasında gelen her 3 raporda da bu soğuma-toparlanma takviminin ileriye atıldığını gördük – ki, unutmayalım Mart ayında TL’yi tutmak için hesapta olmayan bir faiz artışı da yapılmasına rağmen. Son yayınlanan raporda ise soğumanın en tepe noktası ilk rapora göre 12 ay ileriye atılarak 2026’nın 3. çeyreği olarak öngörülmüş. Sonrasında da çıktı açığı 2028’in 3. çeyreğine kadar azalarak devam edecekmiş!

Benim MB’ye hatırlatmam abes olacak ama iktisat literatüründe siyaset döngüsü........

© Ekonomim