UNITED STATES JEOPOLİTİK EMLAK VE LOJİSTİK KİRALAMA HİZMETİNİZDE
Geride bıraktığımız hafta 78 vatandaşımızın hayatını kaybettiği Grand Kartal Oteli davasının başlaması nedeniyle uluslararası gündeme ara verip, duruşmalardaki ifadelere bu köşede yer vermiştik. Siz okuyucularımızın gösterdiği ilgi nedeniyle bu davaya ve sabır sınırlarını zorlayan sanık ifadeleri ile diğer ihmallere tekrar döneceğiz. Ancak bugün yeniden pusulamızı yakın çevremizdeki gelişmelere çeviriyoruz. ABD Başkanı Donald Trump’ın karmaşık diplomatik problemleri ve geçmişi yüzyıllara dayanan çetrefil çıkar çatışmalarını bir emlak ve turizm yatırımcısı mantığıyla çözme anlayışı farklı cephelerdeki meseleleri giderek içerisinden çıkılmaz hale getiriyor. Bunun son örneği Azerbaycan ile Ermenistan arasındaki barış arayışının merkezinde yer alan “Zengezur Koridoru” konusunda yaşandı. ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack’ın geçen hafta ülkesine dönüşünde düzenlediği basın toplantısında Zengezur Koridoru’nun kontrolüne dair dile getirdiği çözüm formülü ortalığı karıştırdı. Peki ne demişti Büyükelçi Barrack: “Sadece 32 kilometrelik bir yol yüzünden 10 yılı aşkın süredir anlaşmazlık devam ediyor. Bu yolu 100 yıllığına bize verin bir Amerikan şirketi tarafsız garantör olarak hizmet versin, Azerbaycan ve Ermenistan bu yolu ortak kullansın”.
KAFKASLAR, YUNANİSTAN VE GKRY’YE BENZEMEZ
Donald Trump’ın birinci başkanlık döneminde ABD ordusunun Yunanistan’ın Girit Adası ve Batı Trakya’daki limanlara çökmesi, ikinci başkanlık dönemi ile beraber Güney Kıbrıs Rum Kesimi’ndeki Simerini, Larnaka, Baf ve Mari’deki hem deniz hem de hava üslerine yerleşmesi, Washington’daki karar vericilerde karşılarına çıkacak herkesin Yunan ve Rumlar gibi topraklarını satmaya meraklı olduğu izlenimi yaratmış........
© Yeşilgiresun
