menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ölüm sosyolojisine karşı tutum

14 0
19.08.2025

Ölüm sosyolojisi bir halkın var olduğunu sanırken ölümünün gerçekleştiğinin farkına varmamasıdır. T.C.’nin kuruluşuyla uygulanan fiziki ve kültürel soykırım ile, Kürt toplumu ve bireyinin içerisine alındığı bitkisel hayat, böyle bir anlam ifade etmektedir

Afşin Aybar

Önder Apo’nun tarihsel toplumsal diyalektik yöntemle olgulara ilişkin yaptığı yorum ve tanımlamalar evrensel bir düzey kazanmıştır. Günümüz düşünürlerinden Slavoj Zizek’in Önder Apo için ‘’onunla görüşmek isterim, çok büyük bir tarihsel birikime sahip’’ sözü bu gerçeği anlatmaktadır. Her konuda yaşanan süreçlere yönelik tartışma yaratan, düşündüren, ilham veren tanım ve tespitleri de bunu doğrulamaktadır. Bunlar da siyasetten bilime, sosyolojiden tarihe, felsefeden ilahiyata kadar her alanda yaptığı yeni açılım, kavram ve kuramlarla Kürtler ve tüm insanlık için yön tayin edici olmaktadır.

İnsan bireyi için ölüm, genel olarak fiziki iken; toplumsallık bakımından farklılık arz eder. Toplum maddi ve manevi değer yaratımlarıyla vardır. Toplumsal olgunun ölümü, onun yaratımlarının yok sayılarak imha edilmesi anlamına gelmektedir. Bir başka ifade ile de toplumu toplum olarak var eden her şeyi kapsayan kültürünün hedeflenmesini içerir. Bununla da asıl kast edilen toplumsallığının bire bir dışa vurumu olan; diline, edebiyatına, sanatına, özyönetim ve savunmasına, tarihine, yaşadığı coğrafyaya, bir bütün olarak da onu var eden her şeye yönelik yürütülen savaş ve politikaları kapsamaktadır. Bu da fiziki katliam da dahil olan kültürel soykırım gerçeği olmaktadır.

Toplum ontolojik bir olgudur ve öz hakikatini anlatabildiği kadar vardır. Bu nedenle de toplumun diyalektik bütünlük içinde yorumlanarak tanımlanması gerekmektedir. Önder Apo ‘’Olgunun karakteri, onun var olma ve var kalma diyalektiği üzerinden şekillenir. Olgu nasıl olmuş, oluşmuştur? Ve varlığını nasıl, hangi maddi-manevi temeller üzerinden sürdürmektedir? Bu sorulara verilecek cevaplar olgunun varlık-yokluk karakterine dair veriler sunar’’ demektedir. Bununla da olgunun ontolojik yapısının nasıl ele alınması gerektiğini........

© Yeni Yaşam