Manevî virüsler...
Bu virüslerin tesiri azim, âkıbeti ise elîmdir. Çünkü bu manevî virüsler kalbî ve ruhî hastalıklara neden olup kalpleri ifsad ediyor ve akılları teshir ederek basiretsiz bir hâle getiriyor. Evet, bu zehir o kadar güçlü ki yıllardır iman ve Kur’ân davasında olanlar, hatta Risale-i Nur’u okuyanlar dahi bu virüslere yakalanabiliyor.
Bu manevî virüslerin tesirinde olup da tamamen şifa bulan ve özüne dönen kimseye henüz rast gelmedim. Her şeye rağmen yine de ümitsiz olmamalı ve onların bu dehşetli hastalıktan kurtulmaları için dua etmeliyiz. Hâlbuki hakikî manada Risale-i Nur’a talebe olan, oradaki imanî ve içtimaî hakikatleri eğip bükmeden tasdik edip kabul eden, hayatının gayesini Risale-i Nur’un neşir ve ilânatı bilen, Risale-i Nur’un hukukunu müdafaa edip savunan, Bediüzzaman Said Nursî Hazretlerine sâdık olan biri bu manevî virüslere yakalanmaz. Bilhassa Risale-i Nur’un meslek ve meşrebine aykırı olan cereyanların virüslerine asla ve kat’a yakalanmaz. Olur da yakalanmışsa sebebini mutlaka kendinde aramalıdır. “Ben nasıl bir yanlış yaptım da bu dehşetli virüse yakalandım?”........
© Yeni Asya
