ABD’nin Değişen Orta Doğu Siyaseti ve Türkiye’nin Öncelikleri
Suriye’de Esed rejimin son bulması, Türkiye’nin hem bölgesel hem de küresel etkisinin öneminin tüm çevrelerce daha iyi anlaşılması, Gazze’de süregelen savaşın küresel boyutta etkilerinin artması, İsrail saldırganlığının bölgesel savaş riskini giderek derinleştirmesi ve yine aynı kapsamda küresel yansımalara sebep olması; uzun yıllar Orta Doğu’da agresif politikalar izleyen çevrelerin bölgeye yaklaşımlarında değişimleri de beraberinde getirmiştir. Bu durumun en somut göstergelerini ise ABD’nin Trump dönemiyle beraber değişen yaklaşımında gözlemlemek mümkündür.
Trump, başkanlık yarışında kampanyasını savaşları bitirme ve yeni savaşların çıkmasını engelleme temelinde şekillendirmiş, başkanlık koltuğunu devraldıktan sonra ise hemen her çevre Ukrayna süreci ile ilgili ne yapacağını uzunca süre tartışmıştır. Nitekim Rusya-Ukrayna arasındaki savaşı sonlandırma iddiasıyla farklı girişimlerde bulunmuş, bu süreç içerisinde de Ukrayna’nın koşulsuz desteklenmesi taraftarı olan Avrupa ile de yeni krizlerin eşiğine gelmiştir. Gazze konusunda ise belirli bir müddet sessizliğini koruyan Trump, Gazze’nin boşaltılması gibi akıl almaz senaryoları dillendirmeye başlamıştır. Esasında Trump’ı bu sürece iten ise İsrail olmuştur.
Değişen ve dönüşen küresel yaklaşımlarla beraber ABD, Çin ile olan mücadelesini uyumlu bir ortaklık haline getirmeyi arzu etse de........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Sabine Sterk
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Ellen Ginsberg Simon
Constantin Von Hoffmeister
Mark Travers Ph.d