Allah bizi aşağının kavgasından korusun
Selim Kaplan
Kız kardeşi Dicle ile Mezopotamya coğrafyasına hayat veren Fırat Nehri’nin kıyısından, kovuldukları topraklara özlemle bakarken, dillerinden dökülen sözcükler, 2500 yıl sonra dünyadaki milyonlarca insanın dudaklarına şarkı ve kulaklarına melodi olmuştu.
Milattan önce altıncı yüzyılda, bu gün olduğu gibi, coğrafyasındaki her türlü huzursuzluk ve kavganın kaynağı olan Yahudi Devleti’ne, yaptığı üçüncü seferinde, Babil Kralı Nabukatnezar, Yahudi Devleti’nin başta Kudüs olmak üzere bütün şehirlerini yakıp yıkarak, taş üstünde taş bırakmamış ve bu ülkede yaşayanları da, başta Babil olmak üzere Fırat ve Dicle nehirlerinin olduğu yukarı coğrafyalara doğru sürmüştü.
Yaklaşık 2500 yıl önce yaşanan bu sürgünden sonra, Siyonisler (Irkçı Yahudiler) sürüldükleri topraklardan çok uzaktaki Fırat Nehri’nin kıyısından, Yahudi topraklarına özlemlerini, Davut Peygamber’e inen kutsal kitap Zebur’a, yüzyıllar sonra, sanki Allah’tan inen ayetlermiş gibi ( Mezmurlar 137 ) eklemişlerdir.
Yahudi İnancının kutsal kitabı olan Eski Ahit(Zebur)’e insanlar tarafından sonradan eklenen ve Mezmurlar kısmında yer alan ” Babil ırmakları kıyısında oturup Siyon(Yahudi Diyarı)'u andıkça ağladık…” ifadeleri, olayın yaşanmasından yaklaşık 2500 yıl sonraki günümüzde, 1987 yılında, Alman müzik grubu Boney M’in “Rivers Of Babylon(Babilin Irmakları)” adlı şarkısının sözlerinde yer almıştır.
1987 yılından itibaren günümüze kadar, dünya müzik listelerinin zirvesinde yer alan ve Siyonistlerin güya kendilerine vadedilmiş topraklarına olan özlemlerini anlatan bu şarkının, Boney M. Grubu’nun 2010’daki Filistin müzik festivalinde okunması da yasaklanmıştı.
İki bin beş yüz yıl önce Fırat’ın kıyısından güya vadedilmiş İsrail topraklarına olan özlem, günümüzde tersi bir hal alıp, mumya misali 2500 yıl sonra yeniden diriltilen İsrail Devleti’nin, orta doğudaki su kaynaklarına........© Tigris Haber
