menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İnsan İnsan…

22 4
01.12.2025

Diğer

01 Aralık 2025

Desen: Selçuk Demirel

Bir süredir aynı eseri dinleyip duruyorum; tekrar tekrar, tekrar tekrar. Muhyiddin Abdal’ın sözlerinden Fazıl Say’ın bestelediği İnsan İnsan. Serenad Bağcan, Burcu Uyar, Cem Adrian, Güvenç Dağüstün, Selva Erdener yorumlarıyla…

İnsan insan derler idi
İnsan nedir şimdi bildim
Can can deyü söylerlerdi
Ben can nedir şimdi bildim

Sözler beni alıp götürüyor. Gözlerim yaşarıyor, memleketim için ağlıyorum.

“İnsan insan derler idi
İnsan nedir şimdi bildim”

Diye sesleniyor Muhyiddin Abdal 16. yüzyıldan. 21. yüzyılda geldiğimiz yer yüreğimi dağlıyor.

Öyle bir ülkede yaşar olduk ki adaleti yitirdik. Adalet gücün hizmetine girdi. Adalet insanına, kimden olduğuna bakılarak dağıtılır oldu. Eğer gücün, güçlünün, muktedirin yanında değilsen, baştan kaybettiğin, yenildiğin bir ülkede yaşar olduk. Katiller sokakta dolaşırken iki kelime eleştiri söyleyenin, “yanlış yoldasın” diyenin, yeşili, doğayı savunanın yolu zindana çıkar oldu. İki, kişiyi, üç kişiyi, dört kişiyi öldürenler, birini daha öldürdüklerinde haberdar oluyoruz, ortalıkta serbestçe dolaştıklarından. Kanlı katillerin salıverildiği, domuz bağıyla adam öldürenlerin, canları diri diri yakanların affedildiği Türkiye’de iki slogan attılar diye gençlerin hayatı karartılıyor. Faili meçhullerin, herkesin bildiği meçhul olmayan failleri ortalıkta kahraman gibi dolaşıyor. Kadın cinayetleri bitip tükenmek bilmiyor, ölmemek için yürüyüş yapmak isteyen kadınlara ters kelepçe takılıyor, biber gazı sıkılıyor gözlerine, dayak yiyorlar şehrin en kadim caddesinde ve bu hiç bitmeden sürekli tekrarlanıyor.

Can can deyü söylerlerdi
Ben can nedir şimdi bildim

Diye sesleniyor Muhyiddin Abdal, içim acıyor.

Bütün bunlara sebep olanlardan daha çok, kendinden olmayana yapılan zulmü meşrulaştırmaya çalışanlara, her gece televizyonlarda bir yalan dünyanın tiyatrosunu oynayanlara, görüp de bana dokunmuyor ya, diye sesini kısıp kafasını kuma gömenlere kızıyorum.

Belki ellinci defa dinliyorum eseri. Yirmi bu kadar yılda siyasal İslamcıların iktidarı bizi nereye getirdi? İnsan olmanın güzel değerleri, kavramları, duyguları, avucumuzdan kayıp giden kum taneleri gibi. Erdem, mertlik, tevazu, diğerkamlık, dürüstlük, şefkat toplumumuzda yok oluyor. Bir avuç temiz yürekli insanı saymazsan umursayan kalmadı böyle şeyleri.

Adam ambulansın önünü kesip ambulans şoförünü dövmeye kalkıyor kendisini geçmeye kalktı diye, bir başkası hamile kadının arabasına zarar veriyor aynı nedenle, çocuk yaştakiler birbirine bıçak çekiyor, “TikTok”larda insan öldürmenin güzellemesi yapılıyor, adam ilan veriyor sosyal medyaya “kol kırarım, bacağa sıkarım biraz daha verirsen can alırım” diye. “Herkesin bir fiyatı vardır” sözünün kanlı canlı yaşandığı topraklar oldu memleketimiz ve böyle bir atmosferde fetva çıkıyor, “sokak hayvanlarının katli vaciptir” diye. Sahte hakimler, sahte rektörler, sahte hekimler, sahte profesörler sahte bir dünyanın gerçek oyuncuları sokaklarımızda, okullarımızda, adliyelerde, hastanelerde. Seyircileri atanamayan öğretmenler, mülakatta elenenler, işsiz gençler…

“İnsan insan derler idi
İnsan nedir şimdi........

© T24