RTE A.Ş.
ABD Başkanı Donald Trump’a Tayyip Erdoğan’la görüşmesinin öncesinde CAATSA yaptırımlarını ne zaman kaldırmayı düşündüğü sordular. “Eğer güzel bir toplantı yaparsak her an olabilir” dedi.
CAATSA dediği ne? “ABD'nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası”nın İngilizce kısaltması. Rusya’dan S400 silahları aldı diye AKP iktidarını, haliyle Türkiye’yi hasım ilan ettiler. Parası ödenmiş ama henüz teslim edilmemiş F-35’lere ve peşinat olarak ödenmiş 1,2 milyar dolara el koydular.
Türkiye F-35 programından çıkarılınca 40 adet F-16 almak ve mevcut 79 F-16’yı modernize etmek için ABD’ye başvurdu. Onu de engellediler. Sonra baktılar olmuyor F-16 satışının önünü açtılar. Ancak Türkiye uçaklara 6,5 milyar dolar yerine 23 milyar dolar ödeyecekti. Şimdi bunu bile pazarlık konusu yapıyorlar. Yani içeride at pazarlığı yaptılar, istediklerini aldılarsa yaptırımlar kalkacak.
Eleman bilinçli satıcı, Erdoğan’ı karşılamaya yakasında savaş uçağı rozetiyle çıktı. Masada yine F-16’lar vardı. Ne demişti Ankara Büyükelçisi Tom Barrack? Türkiye dünyanın en büyük F-16 alıcısı; bu da Lockheed’in çarklarını döndürmeye devam ediyor!
Barrack’ın Lockheed dediği Lockheed Martin çok uluslu, ileri teknoloji ve havacılık şirketi. 140 bin çalışanı var. Gelirinin yüzde 95'ini ABD Savunma Bakanlığından elde ediyor. 2024 satışları 70 milyar dolar civarındaydı. Lockheed, Amerikan devletidir. Önce engelleyip sonra önünün açtıkları F-16 satışının getirisi ise 23 milyar dolar. Şimdi büyük bir kazığa dönüştürdükleri bu satışı da pazarlık konusu yapıyorlar. Gerçekten de Lockheed’in çarklarını Türkiye döndürüyor.
Güzel toplantı oldu. ABD’nin istediği daha fazla paraydı, belli ki aldı. Misafirinin istediği bir süre daha iktidarda kalabileceği bir destekti. İstediğini alacaktır.
***
“At pazarlığı”nı literatürümüze sokan kişi Amerikancıların şahı Turgut Özal’dır. Döneminin ABD Başkanı Bush, kendisinden kredi dilenip duran Turgut Özal’a bu pazarlığın ne anlama geldiğini şöyle anlatmıştı: “Teksas’ta at pazarlığı nasıl yapılır bilir misiniz? Cebinizde para vardır, at pazarına gelirsiniz, bir atı gözünüze kestirip pazarlık yaparsınız, etraftan gelenler olur-kalabalıklaşır, sonra bir bakmışsınız cebinizdeki para da gitmiş, at da...”
Trump cevval satıcı. Üç-beş uçak alana meşruiyet, kapıda karşılama, sırt sıvazlama, yanına oturtmak bedava. Ayak sürüyenin ömrü üç vakte kadar.
Haliyle eski usul diplomasi falan hak getire. “Seçim hilesini herkesten iyi bilirsin” bile dedi misafirinin yüzüne baka baka. At pazarlığı demedi ama sonucunu ima etti. Bu, “bir de bakmışsın para da gitmiş at da” demenin Trump’çasıdır. ABD’yi özel şirketi gibi yönetiyor, kural yok artık. O........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein
Joshua Schultheis
Rachel Marsden