menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

ŞEMİNİ - ´Ben bilirim´

7 0
23.04.2025

Şemini peraşası Aaron ve oğullarının ‘Kohen’ sıfatıyla ilk kez görev yaptıkları Mişkan çadırının açılışını konu alır. Kohen statüsünü kazanmak ve görev yapmak için hazırlandıkları yedi günlük ‘miluim’ sürecinin sonucunda Mişkan’da görev almaya başlarlar. Aaron bu göreve başlarken önce kendi adına daha sonra da toplum adına sunması gereken korbanların sunumunu gerçekleştirir.

Bu korbanlardan biri ‘egel’ olarak bilinen buzağıdır. Aaron hem kendisi hem de toplum adına bir ‘egel’ korban olarak sunar. Burada neden ‘egel’ sunulduğu bir sıkıntı değildir. Birkaç ay önce ‘altın buzağı’ yaparak ona tapınma işlemini gerçekleştirenler bu açılış gününde bunun anlamsızlığının kabulünü ve kefaretini bir ‘egel’ sunmak suretiyle gerçekleştirme arzusundadır.

Bundan sonra korban olarak sunulan ‘seir’ yani keçi için ilginç bir açıklama gelir. Bu sunumun da bir günahın kefaretiyle ilgisi vardır. ‘Mehirat Yosef’ dediğimiz Yosef’in satılması ile ilgili günah çok uzun zaman başımızı ağrıtmıştır. Yaakov’un on oğlu nefret ettikleri Yosef’i köle olarak satarlar, daha sonra gömleğini bir keçinin kanına bularlar ve babalarına gönderirler. Bu günah keçi ile ilişkilidir. Bu amaçla korban olarak sunulan keçi bir ölçüde bu günah için kefaret sağlamıştır.

Altın buzağı günahının kefareti için o korbanı gerçekleştirmek anlaşılabilirdir. Ancak ataların birkaç nesil önce işlemiş oldukları günahın kefaretini sağlamak nasıl mantıklı olabilir? Bu sorunun cevabını anlamak yine altın buzağı olayının daha iyi anlaşılmasıyla mümkün olabilecektir.

Herkesin bildiği gerçek altın........

© Şalom