ALLAH’I DEVRE DIŞI BIRAKARAK ZAFER BEKLEMEK
Bizim inandığımız Allah, hayata müdahale eden Allah’tır. “Din işi ayrı dünya işi ayrı, din bir vicdan işidir, Allah’ı devlet ve dünya işlerine karıştırmayın” diyen laikler, çağdaş müşrikler olarak Allah’ı bazı işlerine karıştırıp, bazı işlerine karıştırmazlar. Onun için dünya işlerini idare ederken “güç”e taparlar. Onlara göre güçlü olan galiptir, üstündür, yenilmezdir.
Bu “güç”ün ve “güçlü”nün kulları, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesine göstermelik imza da atarlar. Bu imzaladıkları beyannamede; “Hukukun gücü esastır. Zayıf/güçsüz kişi haklı ise, hukuk karşısında güçlüdür. Güçlü kişi haksızsa, hukuk karşısında güçsüzdür” diye taahhütte de bulunurlar. Fakat acıkınca putlarını yerler. Katil ABD ve onun gayri meşru çocuğu kuduz İsrail, kurulduğundan beri insan haklarını ihlal etmesine, savaş suçu işlemesine ve bu durumun Uluslararası Ceza Mahkemesince hükme bağlanmasına rağmen, cani Netanyahu, gayrı meşru babasından aldığı güçle cinayetlerini sürdürmektedir.
Bugün tüm dünya, bu “güç”e tapanların saldığı korku ikliminde yaşamaktadır. “ABD’nin, İsrail’in, Rusya’nın, Çin’in şu kadar füzesi, bu kadar nükleer gücü, şu kadar hava savunma filosu, tankı, topu vardır. Onlara güç mü yeter? Onlarla savaşan bu “güç” karşısında zafer elde edemez” diyerek Müslümanlar dahi -bilerek veya bilmeyerek- bu “güç” ilahına inanmaya başlar.
Bu inanç, Allah’ı hesaba katmadan zafer hayalleri kurmaktır. Hani Müslüman “Hayata müdahale eden bir Allah’a inanıyordu!” Laiklerin içinde kalarak ve onların “güç” ilahına yaptığı çağrının etkisiyle olaylara Allah’ı müdahale ettirmeyi unuttuk mu?
Efendiler! Müslüman, hâdiseleri değerlendirirken ve eşyaya anlam kazandırırken olayları “Allah’ın bak dediği yerden görmek” zorundadır. Olaylara Kur’an perspektifinden bakmadan ve Rasûlullah’ın başkomutanlığını yaptığı savaşları göz önünde bulundurmadan değerlendirme yapan Müslümanlar, laiklerin etkisinde kalacak, seküler dünya görüşüyle Allah’ı devre dışı görme gafletine düşecektir.
Bunları söylerken “Müslümanlar ayak yalın, baş kabak bir şekilde savaş meydanına çıksın Allah Kerimdir” demek istemiyoruz. Önce Allah’ın buyurduğu şekilde Mü’min olacağız. Yüce Allah Hayat Kitabımızda “Allah, Mü’minler aleyhine kâfirlere asla yol vermeyecektir.” (4/Nisa:141);
“Mü’minlere yardım etmek bize haktır.” (30/Rum:47);
“Üzülmeyin, gevşemeyin, eğer Mü’minseniz en üstün sizlersiniz.” (3/Âl-i İmran:139);
“Allah Mü’minleri, içinde bulunduğu halde bırakacak değildir.” (3/Âl-i İmran:179);
“Muhakkak Allah, Mü’minlerle beraberdir.”........
© Mir'at Haber
