İslamcılık Üzerine
İslamcılık üzerine
Sıkça İslamcılığın öldüğüne dair iddialar atılır, bunlar dilek ve temennilerden ibarettir; ne İslamcılık ölür ne İslamiyet.
Peki, İslamcılık nedir?
Belki öncelikle İslamcılığın ne olduğunu, ne anlama geldiğini anlamak ve anlatmak gerekir. Bana göre İslamcılık, İslam’ın ana kaynaklarına göre yeni bir insan tanımı, yeni bir toplum, yeni bir iktidar, yeni bir dünya ve yeni bir âlem tasavvuru inşa etmenin cehdi ve mücahesidir.
İmanın altı şartı, İslam’ın da beş şartına inanan her Müslüman bana göre bittabii ve bizzarure Müslümandır, aynı zamanda İslamcıdır. İslam bir hayat düsturu, sosyo politik ve ekonomik bir nizamdır. Müslüman birey ve grupların siyasi, sosyal veya fikrî, felsefî, kelamî, entelektüel alanda faaliyet göstermeleri üç ayrı İslamcılıktır. Bunlar biri diğerine aykırı, biri diğerini nefyeden, nesh eden akımlar, hareketler değil; biri diğerini besler ve tamamlamaktadır.
İslamcılık, haricî her türden askeri-siyasi tahakküm ve her türden fikri ve kültürel hegemonyaya karşı bir direniş ve diriliş akımıdır. Ecnebilerin “İslamcılık” kelimesini empoze ettikleri yönündeki iddianın bir gerçeklik değeri yoktur. Zira bundan tam 11 asır önce, yani miladi 935 yılında vefat eden Ebul Hasan el-Eş’ari, bu terimi kullanmış, zamanındaki farklı akımları ele aldığı........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Gideon Levy
John Nosta
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein