“Yol Arkadaşlığı” ve “Yoldaşlık” Üzerine
İnsana özgü diye tanımlanabilecek en yüce değerlerden birini, çok gereksinim duyduğumuz bugünlerde dostlarla birbirimize anımsatarak paylaşmak istedi canım. Güncel gelişmelere de ışık tutacak temel siyasi-kültürel yaklaşımların olmazsa olmazı diye düşündüğüm…Dahası yaşamı bütünüyle de ilgilendiren bir tavır-tutum-yaklaşım- ve ilkesellikten... Sevgi-saygı, kardeşlik, dostluk, arkadaşlık ve güven duygularını, daha birçok güzellikleri içinde barındıran, zor günlerde daha da sarılmamız gereken “yoldaşlık” tan söz etmek; elbette haddimi aşmamaya özen göstererek…
Türkçede “arkadaş”, “arkadaşlık”, “yol arkadaşlığı” anlamında, yabancı dillerde de bu anlama gelebilecek yakın anlamlarda kullanılmakla birlikte kültürel-siyasal dilde ve literatürde daha güçlendirici bir önad olarak, birlik ve bütünleştiricilik, dayanışma, tek vücut olma durumunu yansıtan anlamıyla öne çıktı, “yoldaşlık”. Yüzyılların insana ve bütün canlılara özgü deneyimi-değeri-ürünü-birikimi; kültürel bir kalıt/miras aslında. Bu kabulün ötesinde kavram tartışmasına girmeden, sıradanlığın hafifliğine ve suçlamanın kolaycılığına kaçmadan günümüz bulanıklığında anımsayıp sarılmamız gereken… “Benlik” ve öznellik yerine “biz” demeyi ve buna uygun davranmayı; nesnellik ve bilimselliği dayanışmayla destekleyip önceleyen…
“Yol arkadaşlığı”, belli bir süreliği/zaman dilimini daha çok çağrıştırıyor. Hafifsenebilecek bir “arkadaşlık”! Bireysel tercihiniz öznel isteğiniz sonucu vazgeçebileceğiniz… Sokak ağzıyla, “Çaldım da oynamıyorum” diyebileceğiniz. Sınırlı sorumluluk taşıyan, büyük özveri gerektirmeyecek bir davranış-eylem tutum-tavır… Aidiyet önceliğini, “güven” i, “sorumlu davranışı”, ödev ya da görevleri “esnek” gören, biraz da........
© Karadeniz'de sonnokta
