El İçin Söylenenler – I
Her el, O’nun ‘tutan eli’ olmaya adaydır. Tutan el; kurtulan, necat bulan eldir. Bütün ellerin üstündeki elin tuttuğu eldir. Ak eldir o el, aklanan eldir. O elin himayesi altındaki el, levh-i mahfuzdan mülhem, yed-i mahfuzdur. Ele ‘ol’ diyen de ‘öl’ diyen de O’dur. Elimi al diyenle elini ver diyen iki kalp arasındaki kuş uçumu mesafeyi el yordamıyla bilmek mümkün olsaydı keşke. El ele muhtaç olsun da ele muhtaç olmaya görsün insan.
Elin kıymetini ellerden evvel bilmek en koyu hâlidir sevmek eyleminin. Hece hece okunan eller, sözcük sözcük yazılan eller ve cümle cümle sakınılan eller vardır. El yazısı, alın yazısı gibidir. Bir ele özgü olan bir alna da özgüdür aynı zamanda. Hüznün en izdiham hamlesidir eller. Yeni yaralar arayıp durmamalı insan bulduğu her yara bandına: Eller, ellerin en maharetli merhemidir. El, ele şifadır, el ele eczadır. El merhamettir, rahmettir.
Elleri anlatan, elden söz eden şiirleri hep sevmişimdir. Eli dile veren, dillendiren ve ele ses veren şiirlerden söz ediyorum. Yârin ellerine adanmış şiirler; el veren, ele gelen şiirlerdir benim için. Şiirleri elden ele dolaşanlar da mutena şairlerdir her zaman. Mutena şairler, hal’de tenha mekânın imgede münteha makamın arayışındadırlar.
El, bedenin cümle kapısıdır. Yüz aynadaki sır, el temastaki hatırdır. El ki hatıra da dokunur hatıraya da. El ruhun aynasıdır, kalbe giden yol elin........
© İnsaniyet
