22 Mayıs Dünya Biyoçeşitlilik Günü idi…

Bugün, sadece doğanın çeşitliliğini değil, aynı zamanda insanlık olarak bu zenginliği nasıl koruyup değerlendirdiğimizi sorguladığımız özel bir gün.

Tarım, biyoçeşitliliğin hem koruyucusu hem de sürdürülebilir yaşamın temel taşıdır.

Toprağa attığımız her tohum, sadece ürün değil; kültür, hafıza ve gelecek demektir.

Bu anlamda Elazığ’da hayata geçirilen yüzde 75 hibeli kuru fasulye tohumu desteği, yalnızca bir tarımsal proje değil; aynı zamanda yerel biyoçeşitliliğe sahip çıkma iradesidir.

Elazığ’ın bereketli toprakları, bir süredir suskun.

Kuraklık, artan girdi maliyetleri, gençlerin üretimden uzaklaşması ve küresel piyasalarda yaşanan dengesizlikler, çiftçiyi sessizliğe bürümüştü.

Ancak geçtiğimiz günlerde Tarım ve Orman Bakanlığı’nın yüzde 75 hibe desteğiyle dağıttığı 15 ton 475 kilogram sertifikalı kuru fasulye tohumu, bu sessizliğe umutla karışan bir ses verdi.

Bu proje, yalnızca tarlalara değil, yüreklerimize de umut ekti.

Elazığ genelinde 150 üreticiye ulaşan bu destek, 1.289 dekar alanda verimli üretimi hedefliyor.

Bu, rakamlardan öte, yıllardır üretimden uzaklaşan köylünün yeniden “toprakla barışması” anlamına geliyor.

Sertifikalı tohumun tarımsal verimi artıracağı kadar, devletin çiftçinin yanında olduğunu........

© Günışığı Gazetesi