menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

DİJİTAL ÇAĞDA EDEBİYATIN YENİ YÖNÜ: BİLİMKURGU

14 2
02.12.2025

Ben edebiyatı, “insan üzerine söz söyleme sanatı” olarak tanımlıyorum. Malum, din, felsefe, psikoloji ve hatta bilim insan hakkında pek çok şey söyler; fakat bunların hiçbirinde “sanat” unsuru olmadığı için edebiyat değildirler.

Bu noktada “insan üzerine söz söyleme” ifadesini biraz açmak isterim. İnsanı insan yapan dört temel yön vardır: duygusal, düşünsel, inançla ilgili ve toplumsal yön. Duygusal yön psikolojinin, toplumsal yön sosyolojinin, inanç yönü dinin, düşünsel yön ise felsefenin ilgi alanına girer. Dolayısıyla insan üzerine söz söylemek, bu alanların her biri hakkında bilgi sahibi olmayı gerektirir.

Az önce belirttiğim gibi; bilim, din, psikoloji ve felsefe insanı çeşitli açılardan ele alır. Ancak edebiyatın bunlardan farkı, söyleminin içinde sanat barındırması ve söyleyene özgü bir imza taşımasıdır.

Edebiyatın yaşanılan toplum, zaman ve çağın getirdiği yeniliklerle çok güçlü bir ilişkisi vardır. Çünkü edebiyat, insanın hem kendisini hem toplumu hem de yaşadığı dünyayı anlama ve anlamlandırma çabasının bir yansımasıdır.

Tarih boyunca romanlar, şiirler ve hikâyeler yalnızca yazarların hayal gücü değil; aynı zamanda yaşadıkları çağın sosyal, kültürel ve psikolojik yansımaları olmuştur. Tanzimat romanları modernleşme sancılarını işlerken, Cumhuriyet dönemi şiiri ulusal kimliği ve birey-toplum çatışmasını öne çıkarır. Bu örnekler, edebiyatın insanı anlama konusunda ne kadar önemli ve vazgeçilmez bir yere sahip olduğunu gösterir.

Peki, günümüz insanını anlamak için nelere ihtiyaç var? Teknoloji ve dijital çağ yaşamlarımızı köklü bir şekilde........

© Günışığı Gazetesi