menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

MESLEKTE ‘KIRKINCI AMA PARASIZ YILINA’ GİRMİŞTİ

12 0
29.05.2025

Aslında şu zayıflık olmasa belki her birini yine yıllarca giyebilirdi. Ancak uzamış emekliliğinin sonuna adım adım yaklaşıyor ve kronik hastalıkları da adım adım ağırlaşıyordu. Belki kapitalist modernite diyetinde bir nedenden dolayı da zayıflıyordu. Zayıflaması da elbiselerini dolapta üst üste yığılı birer süs malzemesine dönüştürüyordu. Çünkü onları artık giyemiyordu. Belki de onlardan kurtulmak istiyordu. O anda dolabın altında artık ona bol gelen fazlaca ayakkabısı da gözüne çarptı. Aynı durum ayakkabıları içinde geçerliydi.
Neden bu kadar elbise ve ayakkabıya sahipti?
Evet, sanki bunlara yatırım yapmıştı. “Bunlar dışında bir yatırımım neden yok” diye kendine söyleniyordu. Gençliğinde, bir kooperatif sayesinde o zaman lüks sayılabilecek bir apartman dairesine sahip olmuştu. Ama o daire şimdi taksitlerini ödediği, bunun için çalışmak zorunda kaldığı, yeni küçük dairesinin peşinatına anca yetmişti.
Giyecek anlamında bonkör davranmıştı. Sanki her yıl en azından yeni bir gömlek alması gerekiyordu. Neden gerekiyordu?
Belki yeni elbise ve ayakkabı ona moral vermişti.
Belki de zamanında tüketici toplumunun iyi bir müşterisiydi.
Bunları düşünmek sadece onu ruhsal olarak yoruyordu. Belki bir anlamı yoktu. Şimdi emekli maaşlı bir işyeri hekimi olarak bir ayakkabı alması için bile çok düşünmesi ve çok iyi hesap yapması gerekiyordu.
Şimdi kendisine bol gelen tüm elbiseleri ve ayakkabıları paketleme zamanıydı. Bunları yarın işyeri hekimliği yaptığı tekstil fabrikasında, kendisi gibi orta yaşlı erkek işçi arkadaşlarına........

© Güneydoğu Ekspres