Barışın dikenli çakıllı yolunda kadının konumu ne?
8 Mart Dünya Kadınlar Günü bilindiği üzere kadınlar ve LGBTİ lar için toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinin sembolüdür. 8 Mart'ın gece yürüyüşleriyle özdeşleştirilmesi cinsiyet eşitliği bağlamında feminist politikanın bilinçli seçimiydi. Temelinde cinsiyet eşitsizliğine karşı direnişe verilen emek, gözyaşı ve kadınların kancanı vardır. Sevgililer günü, anneler günü gibi çiçekli, hediyeli kutlama günlerinden biri değil tersine mücadele günüdür. Piyasa zihniyetine bunu her yıl usanmadan tekrar hatırlatmak zorunda kalışımız da ayrı bir sorun ama bıkma ve susma lüksümüz de yok. Ve yıllardır ülkemizde eşitlik mücadelesi günü etkinlikleri, eylemleri ve yürüyüşleri için de ayrıca mücadele vermek zorunda kalıyoruz. Görünen o ki 2025 mücadelenin çok daha çetin olacağı bir yıl. Her zamankinden daha güçlü bir dayanışma gerektirecek. Hem Aile Yılı ilan edilmesi hem de Ceza Kanunu ve Medeni Kanunda değişiklik planlanan bir düzenleme taslağı hazırlanması nedeniyle daha zor bir yıldayız. Toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesi hatta toplumsal cinsiyet kavramı bile suç sayılabilecek. Biyolojik cinsiyetin “kutsandığı” bir taslak hazırlanmış. Ama insanın doğuştan gelen hakları yok sayılmış. Taslak hakkındaki görüşlerimi daha sonra yazmak üzere şimdilik KAOS-GL sitesinde yayınlanan değerlendirmeyi buraya bırakıyorum.
Her yıl olduğu gibi bu yıl da 8 Mart gündeminde toplumsal barış önemli bir tutacak. Fakat bu yıl barışın ağırlığı çok daha fazla olacak diyebilirim çünkü bahara çatışmanın sonlanması umuduyla girdik. Sürece kimse barış adını vermese de silah bırakmanın olası sonuçlarından birisi sayılmalı. Gerçi Kuzey Doğu Suriye’deki PKK-YPG tarafından çatlak sesler gelse de Öcalan mektubuna kısa sürede ve olumlu yanıt veren PKK, beklenen kongresinde bu durumu bir iç mesele olarak değerlendirip çözebilir. Tabii yedekte bir silahlı güç tutma fikri ağırlık kazanırsa o başka bir tartışmanın konusu olur. Ki umarım süreç oraya yönelmez. Şimdilik bize düşen sürecin barışa evrilmesini, demokratikleşmeyi kolaylaştırmasını sağlayacak adımları atmayı görev edinmek olmalı. İyi ihtimale kapıyı ardına kadar açmak........
© Gazete Duvar
