Sosyal demokrasi’ye ‘sosyalizm’ etiketi asmak!
Örsan K. Öymen’in Cumhuriyet’te yayımlanan “Sol nedir?” başlıklı makalesinde (09.06.2025), “Sol” ve “solculuk” kavramlarına atfedilen anlam kargaşasından söz ederek ve bu kavramlara güya açıklık getirmek üzere yaptığı tarif ve tanımlamalar, ilk kez karşılaşılmayan karartma ve çarpıtmanın bir kez daha yinelenmesine örnek oluşturuyor. Kendi deyişiyle ‘sol veya solculuğu’ bir ideoloji olarak niteleyen Öymen, kapsamlı olması bir yana, temel karakteristik özelliklerine dair ortalama bilgi sahibi olmadığı anlaşılan bir konuda söz söylemeye kalkmanın zorluklarını sergilediği makalesinde “Sosyalizm de ana hatlarıyla ikiye ayrılır” diye belirttikten sonra “Bir tarafta, ekonomik sınıfları tamamıyla ortadan kaldırmayı ve sınıfsız toplumu hedefleyen komünizm; öteki tarafta, ekonomik sınıfları ortadan kaldırmayan, ancak sınıflar arası uçurumu ve gelir dağılımını dengelemeyi amaçlayan demokratik sosyalizm, sosyal demokrasi ve demokratik solculuk” diye yazıyor.
Sınıfsız ve sömürüsüz komünist toplum üzerine söylenebilecekleri saklı tutarsak, bu formülasyonun bağlantılandırılmış ikinci bölümünün sosyalizm ile ‘haşşa ve katta’ bir ilişkisi yoktur. Aralarında CHP’nin de bulunduğu bazı kapitalist parti fraksiyonlarının “Sosyalist Enternasyonal” adı da verilen bir uluslararası organizasyon çatısını da kullanarak sosyalizm ile alaka ve bağlantıları varmış gibi bir aldatmacaya başvurdukları doğrudur. Ne ki, adına ister “demokratik sosyalizm” ister sosyal demokrasi veya demokratik solculuk densin, Öymen’in formülasyonunun ikinci kesiminde yer alan burjuva akım, parti ve görüşlerin sosyalizm ve sosyalizmin gerçekleştirilmesi mücadelesiyle bağlanmış herhangi amaçsal ve güdüsel ilişkisi yoktur. Onların “merkezin solu”nda olmaları ya da kendilerini öyle tanımlamaları, sermaye sisteminin faşist, demokrasi düşmanı ve gerici öteki partilerinden........
© Evrensel
