At terbiyesi ve merkez bankacılığı
ABD’nin Wyoming eyaletinde, karlı dağların arasında yer alan Jackson Hole, doğal güzelliğinin yanı sıra her yıl Ağustos sonunda Kansas City Fed tarafından düzenlenen toplantılarıyla bilinir. Dünyanın dört bir yanından merkez bankacıların katıldığı bu toplantılarda gözler her zaman ev sahibi Fed başkanının vereceği sinyallere çevrilir. Bu yılki toplantılarda, Jackson Hole’da son kez konuşan Fed Başkanı Powell, istihdam piyasasındaki zayıflayan risklere dikkat çekerek tahminlerin ötesinde güvercin bir tablo çizdi ve Eylül ayında olası bir faiz indiriminin kapısını araladı.
Powell’ın güvercin mesajı, piyasa fiyatlamaları açısından son derece değerliydi. Ancak bana göre bu yılki toplantılardan akılda kalacak esas nokta, Letonya Merkez Bankası Başkanı Martins Kazaks’ın merkez bankacılığını at terbiyesine benzeten konuşması oldu. Kazaks şöyle diyordu: “Bir atı terbiye etmenin iki yolu vardır. İlki, onu korkuyla terbiye etmektir; ancak bu yöntem atın hafızasında silinmeyecek travmalar bırakır. Daha nazik ve daha az yıpratıcı olan yöntem ise net sınırlar çizip el çırpma gibi kibar uyarılarla atı yönlendirmektir. Merkez bankacılığı da böyledir. Faizleri sert şekilde artırıp resesyon pahasına enflasyonu ezebilirsiniz. Ama daha sağlıklı olan yöntem, herkesin enflasyon hedefine inanması ve fiyatlarını bu hedefe göre ayarlamasıdır. Eğer merkez bankasının koyduğu sınırlara güven duyuluyorsa, merkez bankası da ekonomik aktörlere karşı daha nazik olma şansına sahiptir.”
Kazaks’ın bu sözleri, Fed bağımsızlığının tehdit altında olduğu bir dönemde özellikle anlamlı. İlk başkanlık döneminde Fed’e yönelik eleştirilerini açıkça dile getiren Trump, ikinci dönemine çok daha hızlı başladı. Asistanım Mert Murat Yılmaz tarafından güncellenen aşağıdaki şekilde,........
© Dünya
