ASDK
*Bu yazı bir politik duruş ya da yasal kampanya çağrısı değildir. Amaç; iklim yasasının ne anlama geldiğini, neden korkulduğunu, neler içerip neler içermediğini anlamaya çalışmak ve okuyucuyu bilinçlendirmektir. Yazarın kişisel çözümlemesini ve eleştirel değerlendirmesini içerir.*
Son zamanlarda çevremden şu soruyu çok duyar oldum: “Bu iklim yasası gerçekten bizim bahçeye kadar girer mi?” ya da “Elektrik faturasına mı yansır, arabamı mı yasaklar, ben şimdi ne yapacağım?” Haklı sorular bunlar. Çünkü iklim yasası artık sadece çevreyle ilgili bir şey değil. Ekonomimizi, günlük hayatımızı, hatta zihnimizi bile etkileyen bir dönüşümün kapısı.
Türkiye, 2025’in temmuz ayında ilk kez kapsamlı bir iklim yasasını yürürlüğe koydu. Bu yasa ne getiriyor, ne götürüyor? Bu yazıda bunu birlikte anlamaya çalışacağız. Korkmalı mıyız, sahiplenmeli miyiz, yoksa önce biraz okumalı mıyız? Buyrun, başlayalım.
BU YASA NE DİYOR, NE DEMİYOR VE NEDEN BU KADAR ÖNEMLİ?
Türkiye’nin yeni iklim yasası, özellikle büyük sanayi kuruluşlarını hedef alıyor. Emisyon Ticaret Sistemi (ETS) adı........
© Dizi Doktoru
