Sinek, Descartes ve kedi
Pencere pervazında küçük bir sinek yatmış can çekişiyor.
Kanatlarını açmaya çalışıyor. Uçup gitmek, eskisi gibi olmak istiyor. Ama beceremiyor.
Gayreti, ağırlık kaldıran bir atletin gücünü aşan bir ağırlığı birkaç santim kaldırması ve pat diye yere atması gibi.
Birazdan kıpırtısızlaşacak. Açık pencereden bir esinti gelecek, onu yere süpürecek. Bu onun son uçuşu olacak.
Sineğin kanatlarını açmaya çalışmasını ölüme karşı koymak olarak değerlendiriyorum. Takatten düşmesini, yerinden kalkamamasını, kanatlarını açıp eskisi gibi uçamamasını yaklaşan ölümünün işaretleri olarak algıladığını, ölümü geri itmek istediğini düşünüyorum.
Onun yerinde ben de aynı şeyi yapardım.
Bugüne kadar ölümle karşılaştığında kaçmayan, kaçamaz da yenilirse hayatta kalmaya çalışmayan bir yaratık görmedim.
Bu da hayvanlarla insanların aynı tohumun ürünü olduklarına, aralarındaki farklılıkların öz değil, derece farkından kaynaklandığına olan inancımı güçlendiriyor.
Sinekçik ömrünün bir veya birkaç gün olduğunu bilmeyebilir. Ama bir ömrü........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Mark Travers Ph.d
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon