İster zart, ister zurt, illaki zort
Dünyada pek çok devlet ve yönetim biçimi vardır. Ama topluca bakınca, yalnızca iki tür devlet yönetimi olduğunu görürüz: zırt pırt devletler ki, bunlara demokrasi diyebiliriz, kibarca “zırt” diyene, nazikçe “pırt” yanıtı verirler.
Zart zurt devletler ise demokrasiyi rafa kaldırmış baskıcı rejimlerdir. Ahali zart sesi çıkarınca, zurt diye tepesine binilir.
Bu zart zurt devletlerin başındaki kişiye “zorba” denir. Ve gerek zorbanın, gerek zart zurt rejiminin kalıcı olup kurumsallaştığı görülmemiştir.
Çünkü her zurnanın zırtı gibi, her zorbanın da “zort” dediği bir yer vardır.
Bir zorba kolay yetişmez. Öncesinde mutlaka “ağır abi”dir. Zorba olacak ağır abi, saldığı zart ve zurtların gürlüğünden bellidir. Kuluçka evresini, öteki ağır abilerden daha ağır çektiğini kanıtlamakla geçirir. Zartı zurtu ağır sıklete ulaşınca kabuğunu kırar, orta sıklet ağır abileri peşine takar, devleti ele geçirir ve zorba unvanıyla kasıp kavurmaya başlar.
Zorba sözcüğü, elbette “zor”la akrabadır.
Psikiyatri hocaları aramışlar, taramışlar, halkların başına bela olan tüm zorbaların “zor çocukluk” geçirdiğini saptamışlar. Tecavüze uğrayan bazı çocukların tecavüzcü olduğu gibi; demek ki zorba olanlar da öncesinde zora maruz kalanlar...
Örneğin Adolf Hitler.
Adolf’un babası Alois Hitler yoksul bir gümrük........





















Toi Staff
Gideon Levy
Penny S. Tee
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein