menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Tarım SOS veriyor!

23 20
12.12.2025

Ülkemizin ekonomik-sosyal yaşamında yaşanan olumsuzluklardan en çok etkilenen kesimlerin başında tarım kesimi geliyor. Bu olumsuzluklar kırsaldan kente, üreticiden tüketiciye uzanarak gıda zincirinin tüm halkalarını kapsıyor. Son dönemde tarım kesiminden SOS sinyalleri yükseliyor! Başta mevsimlik sebze ve meyve olmak üzere, temel gıda ürünlerine erişmek zorlaşıyor. Ülkemiz gıda enflasyonunda Avrupa ülkelerinde başı çekiyor. Gıda ürünleri giderek daha da pahalanıyor. Başta et, süt olmak üzere birçok temel gıda, dar gelirli ailelerin sofrasından mutfağından uzaklaşıyor.

Bu durumun en belirleyici faktörü, çiftçinin tarımsal üretimdeki girdi maliyetlerinin yüksekliği ile buna karşın ürettiği üründen yeterince pay alamamasıdır. Üretici sürekli artan akaryakıt, gübre ve zirai ilaç maliyetleri ile baş etmekte zorlanmaktadır. Kırsalda tarımla uğraşanların yaş ortalaması 59’a ulaşmıştır. Tarımsal üretim yapılan alan ve çiftçi sayısı her geçen gün azalmaktadır. Bir büyük market zinciri yöneticisinin geçtiğimiz günlerde yaptığı “Gelecekte satacak gıda ürünü bulamayabiliriz” uyarısı yaşamsaldır.

Tarımda bir başka büyük sorun, yerel üreticiye yapılan ithalat darbesidir. En başta tahıl olmak üzere birçok üründe ve hayvancılıkta giderek dışa bağımlı hale geliyoruz. Örneğin en temel gıda ürünü olan buğdayda önceki döneme göre ithalat iki kat artıyor. Canlı hayvan ithalatında da en çok ithalat yapan ülkeler arasındayız. Bütün bu olumsuzluklar doğrusu çiftçide üretim şevki bırakmıyor. Başta gençler olmak üzere önemli bir nüfus, kırsalı ve tarımsal üretimi terk ediyor. “Kendine yetebilen sayılı ülkeler arasındayız” söylemi, artık çok gerilerde kalıyor. Yeni kuşaklar için adeta bir masal olarak anılıyor!

Bütün bu olumsuzluklarda, tarımsal üretimi doğrudan etkileyen iklim krizinin ve tarımsal sulamadaki sıkıntıların da elbette payı var. Ancak tarımdaki olumsuz tabloyu yalnızca bu nedene bağlamak ve bununla açıklamaya çalışmak çok yanlış olacaktır. Bir bakıma tarımdaki hatalı politikaların üstünü örtmek ve onları gizlemek anlamına gelecektir. Toprağı, tarımı etkileyen ve giderek daha da çok etkileyeceği öngörülen iklim krizi, su yetersizliği ve tarımsal sulama problemleri için gerekli önlemler alınmalı ve yeni uygulamalar gündeme getirilmelidir.

Ancak bütün bunlar, tarımsal üretimdeki........

© Cumhuriyet