menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Farkında olmak da erdemdir!

24 13
previous day

Bir çıyanı kınayamam. Doğada yeri olduğuna göre değeri de vardır.

Peki, aklı olan bir canlıyı neden kınarız, eleştiririz, örseleriz kimi zaman?

Elbette bizi tepkisiz bırakmayan yaptığı eylemin verdiği zararlar, açtığı yaralar, getirdiği yıkımlardır...

Şu da var ki çağımız soysuzluğun önünü ha bire açıyor. Küresel kapitalizm, hayatı yağmaladığı kadar, insan ruhunun kamaşmasına da yol açıyor. Yıkıcılığın kökenleri burada aranmalı aslında.

Kapitalizm, kendisiyle çok da eskilerde tanışmamış olsak da ülkemizde ne idüğü belirsiz “yeni insan” prototipini yaratmayı başardı ve bu tip, her gün her yerde, her olay ve durumda karşımıza çıkabiliyor.

Bu yeni insan tipinin en sıradan örnekleri, değer yaratmak bir yana, tersine her şeyi değersizleştirerek bir hamamböceği gibi yaşıyor ve yalnızca kendilerinin çıkarına olacak şeylerin peşine düşüyorlar. Sayelerinde “voleyi vurmak” veya “para her kapıyı açar” gibi ifadeler, sıkça karşılaştığımız durumlar karşısında en çok duyduğumuz sözler oluyor.

Oysa çürüme her yanda. Değer yitimi, yozlaşma, ikiyüzlülük, aldatma, yalan, muhteris bir gözün hem canı hem de sancısı.

Emek nedir bilmezler ve üretmenin nasıl bir değer olduğunun çok uzağındalar. Bilgi, beceri ediniminde yoklar, ancak gösteriş budalalığında hemen oradalar.

Ortak yaşama kültürü nedir, insana saygı neden gereklidir, hayatın sürekliliği nerededir bilemezler. Tükettikçe var olduklarına inanırlar. Ve büyük bir hızla........

© Cumhuriyet