menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Laik cumhuriyet gölgesinde hutbeler

31 0
23.08.2025

Türkiye’de laik Cumhuriyet’in üzerinden bir asır geçti ama hâlâ kadınların nasıl giyineceğini, nereye gideceğini, ne kadar miras alacağını belirlemek isteyen bir kuruluş var: Diyanet İşleri Başkanlığı

Cumhuriyet’in “akıl ve bilim rehberliğinde” kurduğu toplumsal düzenin üzerinden, koca bir asrı devirmiş olsak da hâlâ mikrofon başına geçip kadınlara “denize gitme, eğlenme, tek başına dolaşma” deme cüreti gösterilebiliyor.

Diyanet’in hutbeleri nicedir ibadetten çok hayat tarzı bildirgesine dönüşmüş durumda. Ancak nedense bu bildirgelerde yolsuzluk, adaletsizlik, siyasi rüşvet, makam saltanatı hiç konuşulmuyor. Söz konusu kadın olunca, megafonun sesi açılıyor. Tüm hutbeler sanki kadınların kahkahasında, saç telinde, tatil planında, miras hakkında düğümleniyor.

Ali Erbaş’ın adını sık duymaktan bıkan kamuoyu artık bu hutbeleri devletin resmi mizah köşesi gibi okumaya başladı. Çünkü her yeni açıklama bir öncekini aratıyor; yasak listesi kabardıkça kabarıyor. Bir hafta “Tatil aileyle yapılmalı” deniyor, öbür hafta “Kadınlar erkeklerden az miras payı almalı” çıkışı geliyor. İnsan ister istemez soruyor: Acaba bir sonraki hutbede kadınlar metroda tek başına koltuk kaplamasın mı denecek?

Oysa bu topraklarda Cumhuriyet kadınlara yurttaş olma hakkını laik hukuk düzeniyle armağan etmişti. Bir toplumun kadınlardan ve erkeklerden meydana geldiğini bir türlü kabul edemediler. Diyanet’in kadınları ikincil konumda görme ısrarı aslında Cumhuriyet’in temel ruhuna yönelmiş bir itiraz niteliğinde.........

© Birgün