6-0’lık skor mağlubiyet değil, gerçeklerdir
Siyasetin ekonomik politiğinde geldiği noktaya baktığımız zaman—Bloomberg’in açıkladığına göre Karayollarına ait Boğaz Köprüsü ve Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ile bazı otoyollar özelleştirilecekmiş.
Futbolun ekonomik politiğine baktığımız zaman da 4 büyük kulüp 16 kez sermaye artırımı yaparak toplamda 18,9 milyar TL kaynak yarattı. TFF, takım harcama limitlerini 27,5 milyar TL olarak belirledi.
Ayrıca futboldan operasyonel olarak bir gelir yaratamayan 4 büyükler, siyasetin güdümüne girmekle birlikte siyasetin talepleri ve iş birliği zorunluluğu sayesinde; Fenerbahçe Ülker Arena’nın yanındaki araziyi TOKİ’ye, Galatasaray Riva ve Florya’yı, Beşiktaş Dikilitaş’ı, Trabzonspor ise Emlak Konut GYO A.Ş. ile yaptığı protokolle Akyazı’yı vererek proje anlaşmaları yaptılar. Fakat içeriğe baktığımızda, hiçbirinin geliri belli olamayacak şekilde birer varlık devri yapmaya mecbur kaldıkları gibi bir hava var sanki...
İki alandaki gelişmelere baktığımızda farklılık içerse de anlayış olarak aynı kurguya sahiptir: siyasetin ekonomik politikaları.
Ülkenin sahip olduğu cari açık ile futbolun yarattığı dış açık aynı model ile oluşmuştur: üretimden elini çekerek tamamen dışa bağımlı bir tüketim anlayışına yönelme. Suni ve geçici bir rahatlık yarattığı sanılsa da gelecek için iflastan başka bir şey ifade etmez. 2025 Ocak - Nisan döneminde dış ticaret açığı ,7 artarak 30 milyar 147 milyon dolardan 34 milyar 586 milyon dolara yükselmiş.
∗∗∗
Bizi 6-0 yenen İspanya ekonomisi ise oldukça gelişmiş bir sosyal piyasa ekonomisidir. Nominal GSYİH’ye göre dünyanın en büyük 12. ve Avrupa’nın en büyük altıncı (Rusya hariç beşinci) ülkesidir.
İspanya futbolunun Barcelona ile lokomotifi olan Real Madrid, 2024/25 sezonu itibarıyla futbol dünyasında eşi benzeri görülmemiş bir finansal başarıya daha imza atarak, kulüp üst........





















Toi Staff
Sabine Sterk
Gideon Levy
Penny S. Tee
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
Daniel Orenstein
John Nosta
Joshua Schultheis
Rachel Marsden