Yıkım mı, Uyanış mı?
Aldatılmak, insan ruhunun en kırılgan yerinden yaralanmasıdır. Birçok danışanım bu gerçekle yüzleştiği anı anlatırken, yaşadıkları duyguyu tek kelimeyle tarif eder: "Yıkıldım." Ve gerçekten de öyledir. Aldatılmak, yalnızca bir kişinin sadakatsizliğine değil, aynı zamanda kurduğunuz hayalin, inşa ettiğiniz güvenin ve paylaştığınız geçmişin parçalanışına tanıklık etmektir.
Psikolojik açıdan aldatılmak, değersizlik duygusunu, özgüven kaybını ve yoğun bir aşağılanma hissini tetikler. Kimi zaman da aldatılan kişi, yaşadığı travmayı kendine yöneltir: “Ben yetersizim, o yüzden oldu” düşüncesi zihni ele geçirir. Oysa aldatılmak, aldatılan kişinin eksikliğini değil, karşı tarafın sorumluluklarını yerine getirmediğini gösterir. Bu ayrımı yapmak, iyileşmenin ilk adımıdır.
Peki neden bu kadar yıkıcıdır? Çünkü aldatılmak sadece kişisel bir mesele değildir. Toplumsal olarak da “terk edilme”, “sevilmeme”, “yerine bir başkasının tercih edilmesi” gibi inançlarla beslenir. Bu da duygusal........
© Anayurt
